H. Merkezi: TC devleti başta T. Kürdistanı olmak üzere ülke geneline yaydığı yasaklama ve ablukalarla katliamlar yapmaya devam ediyor. Beraberinde halka yönelen saldırı ve katliamlar karşısında toplumsal muhalefeti ören kesimlere de her geçen gün saldırılarını artırıyor. Özellikle son süreçte sokakta gelişecek toplumsal muhalefeti sindirmek için yasaklamalar boyutlanıyor.
Akademisyenler, gazeteciler, avukatlar, devrimci ve yurtsever kesimleri baskı altına almak için başlatılan cadı avında gözaltı ve tutuklamalar yapılmaya devam ediliyor. Başlatılan cadı avı kapsamında Özgür Gelecek ve YDG okurları da tutuklandı; Dersim Özgür Gelecek irtibat bürosuna polis baskını yapılarak büro eşyalarına el konuldu.
Yeni Demokrat Gençlik’in “Abluka ve yasaklar değil, direniş kazanacak!” şiarıyla yürüttüğü kampanya çalışmaları sürecinde YDG okurlarına yönelik gözaltı ve tutuklamalar yapıldı. Devletin devrimci ve yurtsever kesimlere yönelik saldırıları devam ederken bu süreçte Kürt halkıyla dayanışmayı büyütmek için başlattığı kampanya çalışmalarıyla, polis tarafından hedef haline getirilen YDG okurlarına yönelik polis baskısı ve tutuklamalar üzerine YDG ile yapılan röportajı paylaşıyoruz.
– YDG okurlarına dönük tutuklama ve baskılar hakkında ne düşünüyorsunuz? Sizce bunun sebebi nedir?
– Toplumsal muhalefetin önemli bir ayağını Kürt ulusal mücadelesi oluşturmaktadır. Bizce bu baskıların sebebinin altında yatan öz neden Kürdistan’da uygulanan OHAL’lerle, ablukalarla yaşanan katliamlar gerçekliğini batıya yansıtma, taşıma çabasıdır. Kürt ulusunun direnişinin öznesi olmak isteyen, haklı direnişe dokunan her kesimin “yandığı” gibi Yeni Demokrat Gençlik okurları da bu yanmadan payına düşeni almıştır.
YDG olarak geçen sene Rojava ve Şengal için yardım toplamış ve Suruç’taki sınır nöbetlerinde yerimizi almıştık. Bizler 10. Konferansımızda aldığımız “Kürt halkının haklı mücadelesinin öznesi olma kararı” ile birçok pratik gerçekleştirdik. Gerek gerçekleştirdiğimiz işgal eylemleri, gerek Botan yürüyüşü ve Cizre Newroz’una gerçekleştirdiğimiz katılım ile Kürt halkının haklı mücadelesinin bir öznesi durumuna gelmiş olduk. Son olarak da “Abluka ve yasaklar değil, direniş kazanacak” şiarı ile yürüttüğümüz kampanya ile devletin Kürdistan’da yaptığı katliamların teşhirini amaçladık. Yoldaşlarımız da bu kampanya çalışmaları sırasında gözaltına alınıp tutuklandılar.
– YDG’liler hangi gerekçeyle tutuklandı?
– Yoldaşımız Ömer Uca hukuksuz bir şekilde sivil polislerce gözaltına alındı ve üzerinden çıkan sprey boya gerekçe gösterilerek tutuklandı.
Taylan Turunç ise 1 Mayıs Mahallesi’nde düzenlenen Gazi ve Ümraniye şehitlerini anma yürüyüşüne polis saldırısı sonrası gözaltına alınmış ve akrep içerisinde başına silah dayanarak tehdit edilip işkenceye maruz kalmış ardından polis tutanağı gerekçe sayılarak tutuklanmıştır. Fırat Öztürk ve Erkin Arslan ise yürüttüğümüz kampanya kapsamında afiş çalışması yaparken gözaltına alınmış, karakolda ters kelepçe yapılarak demir cop ve kemerler ile işkenceye tabii tutulmuşlardır. 2004 yılında Çorum’daki bir davada verilen ifade gerekçe gösterilerek, YDG “Terör örgütü bağlantılı” olarak gösterilip tutuklanmışlardır.
Son zamanlarda artarak devam eden siyasi soykırım operasyonlarının Yeni Demokrat Gençlik de hedefi oldu. Yoldaşlarımız tutuklanmadan önce Dersim’de YDG okurlarının evlerine operasyon düzenledi. Aynı zamanda yine Dersim’de Özgür Gelecek bürosu basılmış ve kampanya afişlerimizle beraber İbrahim Kaypakkaya’nın resmi olan materyallere el konulmuştu. Ankara’da YDG okurları polis tarafından kaçırılıp başına silah dayanarak tehdit edilmişti. Mersin ve Aydın Didim’de kampanya çalışması yapan okurlarımız gözaltına alındı. Tutuklu yoldaşlarımızın davalarının takipçisi olup tüm bu baskılara karşı mücadelemizi sürdüreceğiz.
