İstanbul: Devletin hapishane politikaları yüzünden hapishanede yaşamını yitiren Mehmet Canpolat, son yolculuğuna uğurlandı.
19 Aralık 2000 katliamında kullanılan yoğun gazdan dolayı KOAH hastası olan Canpolat, tedavisinin engellenmesi sonucu akciğer kanseri olmuştu. Hapishanede kalması sakıncalı olduğu hgalde son nefesine kadar tahliye edilmeyen Canpolat, Marmara Üniversitesi Pendik Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde dün yaşamını yitirdi. Birkaç hafta önce, serbest bırakılması için eylem yapılan Mehmet Canpolat, Bağcılar Yıldıztepe mezarlığında son yolculuğuna uğurlandı.
Marmara Üniversitesi Pendik Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde dün yaşamını yitiren Mehmet Canpolat’ın için Yenibosna Cemevi’nde cenaze töreni yapıldı. Aralarında İHD İstanbul Şubesi, Barış Anneleri İnisiyatifi, HDP ve DKÖ temsilcilerinin de araalarında olduğu kitle yakalarında Canpolat’ın resimlerini taşıdı. Kırmızı bir bez ile örtülen Canpolat’ın tabutunun Cemevi’nden çıkarıldığı esnada kitle alkışlayarak tabutun üstüne kırmızı karanfiller attı. Burada konuşan İHD Cezaevi komisyon üyesi Rahim Noz, Canpolat’ın 48 yıllık ömrüne onurlu bir yaşam sığdırdığını belirterek, ATK’nin ve devletin Canpolat’ı adım adım ölüme terk ettiğini söyledi.
Kılınan canaze namazının ardından Canpolat’ın cenazesi Bayrampaşa Tozkoparan’da bulunan ailesinin evine götürülerek son vedalaşma gerçekleştirildi ve ailesinden/yakınlarından helallik alındı. Bu esnada Canpolat’ın kızı Berivan Canpolat, babasının öldürüldüğünü belirtti. Daha sonra Canpolat Bağcılar’da bulunan Yıldız Tepe Mezarlığı’na götürüldü. Törende “Şehit namirin”, “Katil devlet hesap verecek”, “Anaların öfkesi katilleri boğacak” ve “Devrim şehitleri ölümsüzdür” sloganları atıldı. Daha sonra saygı duruşunda bulunan kitle “Güneşi içenlerin türküsü” şiirini hepbir ağızdan okudu. Saygı duruşunun ardından Canpolat, vasiyeti üzerine aynı mezarlıkta bulunan dayısı Zeynel Öztürk’ün mezarı üzerine defnedilirken çocukları ve yakınları mezara sırayla toprak attı.
Defin işlemlerinin ardından Cumartesi Anneleri’nden Güzel Şahin söz aldı. Hak ihlallerine karşı sessiz olunduğu taktirde daha çok ölüm görüleceğini belirten Şahin, Canpolat’a haksızlık yapıldığını ekledi. Şahin “ Sahiplenseydik sokağa dökülseydik kurtarabilirdik onu. Mücadeleyi yükselterek devam edeceğiz. Kanımızın son damlasına kadar onların yolunda mücadele etmeye devam edeceğiz” dedi. Son olarak Canpolat’ın arkadaşı ve aynı zamanda HDP yöneticilerinden Selahattin Sert, Canpolat’ın katilinin devlet olduğunu; Canpolat’ın, ezilen halkların eşit bir şekilde mücadele etmesi için bu uğurda canını verdiğini söyleyerek konuşmasını bitirdi.
Cenaze töreni, lokma dağıtımının ardından sonlandırıldı.
[widgetkit id=1029]
