Ankara: 12 Eylül Darbecileri dönemin Genelkurmay Başkanı Kenan Evren ve Hava Kuvvetleri Komutanı Tahsin Şahinkaya’nın “yargılandığı” davanın duruşması bugün 12. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Cemil Kırbayır’ın annesi Berfo Ana’nın ölüm yıldönümüne denk gelen ve çok sayıda müdahilin konuştuğu dava, mahkeme heyeti tarafından sanıkların savunma hakkını kullanması için 12 Mart’a ertelendi.
“Berfo Ana’nın evlatlarıyız”
Duruşma öncesi 78’liler Girşimi, EHP ve Sol Gelecek ve Yeşiller Partisi tarafından ortak bir basın açıklaması yapıldı. 12 Eylülcü partilerin 12 Eylül’ü yargılamayacağının bir kez daha anlaşıldığı belirtilen açıklamada “12 Eylül ve 12 Eylül yasalarının ürünü olan AKP’nin 12 Eylül darbecilerini yargılama diye bir programı yok. Kanıt mı isteniyor? İşte sözde 12 Eylül mahkemesinde yaşananlar, işte sonuçları.” denildi.
12 Eylül döneminde katledilen Cemir Kırbayır’ın kardeşi Fatma Gülmez de bir konuşma yaptı. Gülmez; “Bugün konuşmaya bile zorlanıyorum. Biraz vicdanı varsa katilleri bulsun getirsin. Nasıl devlettir, hükümettir bu? Ben bu devlete nasıl devlet derim. Çünkü kendi katildir, katilleri koruyor.” dedi.
Gülmez’in ardından Kırbayır ailesinin avukatı Arif Ali Cangır ve İHD Genel Başkanı Av. Öztürk Türkdoğan söz aldı. Cangır adalet arayanlar için davanın sonuna kadar takipçisi olduklarını belirtirken, Türkdoğan ise “bugün verilecek ceza önemli bir caydırıcılık olacaktır” dedi.
Adliye önünde duruşma için toplanan kitle sık sık “Darbeciler halka hesap verecek”, “Berfo Ana’nın evlatlarıyız” sloganlarını attı.
“halkın hesabı soracağından hiçbir kuşkum yok”
12. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davaya müdahil olarak, Mustafa Hayrullahoğlu’nun eşi Aynur Hayrullahoğlu, Abdullah Gülbudak, Erdoğan Yazgan’ın kızı Sabire Yazgan Serim, Baki Batmaz, Zabit Torun’un kardeşi ve Ömer Öneren’in eşi Elif Torun Öneren, Cemil Kırbayır’ın ağabeyi Mikail Kırbayır, kardeşi Fatma Gülmez, Süleyman Cihan’ın ağabeyi Ahmet Cihan, Ramazan Yukarıgöz’ün kardeşi Yılmaz Yukarıgöz, Remzi Çayır, Cahit Polat katıldı.
Duruşmada mahkeme başkanının yer yer müdahillere sert ikazları oldu. Kardeşinin fotoğrafını elinde tutan Elif Torun Öneren’e mahkeme başkanı fotoğrafı gördüklerini, amacına ulaştığı ve artık indirmesini sert bir şekilde söyledi.
12 Eylül öncesi ve sonrası dönemde devletin baskısına kendisi veya yakınları uğramış birçok kişi davaya müdahil olarak, mahkemenin sanık olan iki cuntacıya ceza vermesini ve 12 Eylül döneminin insanlık dışı bütün uygulamalarının yargılanması gerektiğini belirtti.
Erdoğan Yazgan’ın kızı Sabire Yazgan Serim, son süreçteki yargı tartışmalarına değinerek hukukun bir aldatmaca olduğu hiçbir zaman bu kadar açık olmamıştı dedi. Serim Evren ve Şahinkaya’nın dışında insanlığa karşı işlenen bütün suçların mahkûm edilmesini istedi.
Elif Torun Öneren ise dün mecliste mahkeme yetkileriyle ilgili alınan kararı hatırlatarak, yetkisi alınmış bir mahkemede neden bulunduklarını anlamadığını belirtti. Yargının tarafsız olduğuna inanmadığını söyleyen Öneren, “halkın bir gün gelip bu hesabı soracağından hiçbir kuşkum yok” dedi.
“Kimse davadan adalet çıkacağına inanmıyor”
Mikail Kırbayır Cemil Kırbayır’ın akıbetinin ne olduğuyla ilgili 33 yıldır aileye yalan söylendiğini ifade etti. Ağebey Kırbayır Cemil Kırbayır’ın halkla arasında kurduğu bağdan bahsederek “bu yapılanlar suçsa eğer evet Cemil suçludur” dedi.
Fatma Gülmez de Kırbayır’la ilgili kendilerine yalan söylendiğini belirterek suçluların cezalandırılmasını talep etti.
Ahmet Cihan mahkemede alınacak olumlu bir kararın adalet arayanlar için bir mihenk taşı olabileceğini ve yerel mahkemelere cesaret vereceğini söyledi. Salondaki insanları kastederek “milyonlarca kişiyi ilgilendiren bir davada bir avucuz, çünkü kimse davadan adaletli bir karar çıkacağına inanmıyor” dedi.
Duruşma manalı bir tarihe ertelendi: 12 Mart
Müdahillerin ardından, müdahil avukatları söz aldı. Av. Aydın Erdoğan dava süresince hükümetin yargıya MİT Müsteşarı Hakan Fidan’la ilgili olayda ve 17 Aralık’ta gerçekleşen olaylarla iki operasyon yaptığını belirterek mahkeme heyetinin hüküm vereceği konusunda emin olamadıklarını söyledi.
Av. Arif Ali Cangır ise “12 Eylül’ün yargılanacağı yönündeki hava düşmüştür, bu havadan demokrasi çıkmaz” dedi.
Evren ve Şahinkaya’nın avukatları ise kaldırılmış bir mahkemede kamusal ve bireysel savunma yapmanın anlamı olmadığı söyleyip daha sonraki süreçte savunma yapma talebinde bulundular.
Karar için verilen aranın ardından mahkeme heyeti, dava yetkilerinin mecliste alınan kararla ellerinden alındığını ancak resmi bir metin yayınlanmadığı ve Cumhurbaşkanı’nın veto yetkisinin de olduğunu belirterek sanıkların savunmaları için ek süre verme kararı aldı. Duruşma yine bir darbe tarihi olan 12 Mart’a ertelendi.
