Güncel

26 yıldır kayıp Ali Tekdağ’ın akıbeti soruldu

Kayıp yakınları, 1994 yılında Amed’de gözaltında görüldükten sonra bir daha haber alınamayan Ali Tekdağ’ın akıbetini sordu.

Kayıp yakınları ve İHD Amed Şubesi’ “Kayıplar bulunsun failler yargılansın” eyleminin 614’üncüsüde, 1994 yılından bu yana haber alınamayan Ali Tekdağ’ın akıbetini sordu. Amed’e bir minibüse bindirip kaçırılan ve akabinde kendisinden 26 yıldır haber alınamayan Tekdağ’ın bulunmasını istedi. Eylem, salgın nedeniyle internet üzerinden yayınlanan video ile gerçekleştirildi.

Kayıp hikayesini okuyan İHD Yönetim Kurulu Üyesi Hasan Yalçın, Ali Tekdağ’ın kaybedilme olayına ilişkin eşi Hatice Tekdağ’ın anlatımlarını şu şekilde paylaştı: “13 Kasım 1994 günü evden beraber çıktık ve Dağkapı Şekerbank’a kadar dolmuşla gittik. Sonra Ali, ‘5 dakikalık bir işim var, döneceğim sen bekle’ dedi. Yaklaşık 15 dakika sonra geldi. Fakat yanımda durmayarak geçti. ‘Ali’ diye seslendim. Bana eliyle ‘git’ diye işaret etti. Sivil silahlı 3-4 kişi arkasından gidiyordu. Eşim bir köşeyi dönmek üzereyken koşmaya başladı. Arkasından silahlı kişiler ateş etmeye başladı. Eşim kendisini yere attı. Aynı kişiler eşimin ceketini çıkarıp kafasına sardılar. Orada bulunan bir binanın içine soktular. 10 dakika sonra beyaz bir minibüs geldi. Minibüse bindirip, çevik kuvvet yönünde hareket ettiler.

Bu olaylar olurken, bankanın önünde askerler ve bir trafik polisi vardı. Ateş edilmesine karşın bu şahıslar hiç karışmadı. Ertesi gün DGM savcılığına dilekçe ile başvurdum, ‘bu olay yenidir, sonra gel’ dediler. Ben bir hafta beklemeden, 3 gün sonra tekrar gittim. Ondan sonra her gün gittim.

‘Şahit benim’

Yaklaşık 2 ay sonra, kapıdaki polis her gün gelmeme kızarak, bir gün beni savcılığa çıkardı. Savcı ‘bana şahit göster’ dedi. Ben de ‘şahit benim’ dedim. Kızımı ve beni, odadan dışarı çıkardı. Bir yere telefon etti ve tekrar bizi odaya çağırdı. ‘Telefon ettim bizde değilmiş’ dedi.

‘Beni öldürecekler, aileme söyleyin’

Aynı sıralarda Diyarbakır Cezaevinde tutuklu bulunan Seyfettin Demir, Özgür Gündem gazetesine ‘Ben Ali Tekdağ ile birlikte gözaltındaydım. Ali ‘beni öldürecekler, aileme söyleyin, diye bağırıyordu’ şeklinde bir açıklama yapmış. Bunun üzerine tekrar savcıya gittik. Savcı ‘burada Seyfettin Demir’in dosyası var, ama Ali Tekdağ diye birine ait dosya yok’ dedi. Bu girişimden sonra ev adresimi aldılar ve ‘bir daha buraya gelme’ dediler. O zamandan bu yana hiç bilgi alamadım.”

Ali Tekdağ’dan o tarihten sonra haber alınamadığını ifade eden Yalçın, ailesinin akıbetinin ortaya çıkması için yapmış olduğu tüm başvuruların sonuçsuz kaldığını aktardı. İç hukuk yolları tükenince Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) başvurulduğu bilgisini veren Yalçın, AİHM’in, Türkiye’yi mahkûm ettiğini söyledi.

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu