Güncel

Artuklu Üniversitesinde Devletin Kürdoloji Fobisi

 18 Kasım’da Mardin Artuklu Üniversitesi’ne yapılan “yolsuzluk soruşturması” kapsamındaki operasyonda ilk etapta 84 kişi gözaltına alındı. İfadesi alınan 33 kişi serbest bırakılırken 51 kişinin soruşturması devam etti. Soruşturma kapsamında Mardin Artuklu Üniversitesi Rektör Yardımcısı Kadri Yıldırım, Güzel Sanatlar Fakültesi Prof. Dr. Zekiye Sarıkaltal, Üniversite Genel Sekreteri Süleyman Bayburt, Yardımcısı Sedat Gül gibi akademisyenler de ifadeye çağırıldı.

         Bunlar arasında Yaşayan Diller Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Kadri Yıldırım dikkat çekiyor.  Kürdoloji üzerine çalışmaları ve son dönemlerde Kürt Hareketi ve güncel bazı siyasal, sosyolojik olaylar hakkındaki ilerici konuşmalarıyla dikkat çeken Yıldırım’ın gözaltına alınmasına; başta Demokratik İslam Kongresi (DİK) ki kendisi şura üyelerindendir, bazı akademisyenler ve öğrenciler tepki gösterdiler.

 “Kürdoloji ve akademik hayata hizmetleri olan, ülkemizin saygın ilim adamı Kadri Yıldırım şahsında bir itibarsızlaştırma dalgası oluşturulmak istenmektedir.” söylemi üzerinden gelişen tepkiler devam ediyor. Ayrıca Yıldırım’ın gözaltında tutulmasının mantık dışı ve kasıtlı olduğu söylenerek, onun üzerinden devam eden çözüm sürecine, anadilde eğitime olan tahammülsüzlüğün bir kez daha sergilendiği vurgulandı.

Toplamda 94 kişiye “suç işlemek amacıyla örgüt kurmak” ve “yolsuzluk” iddiasıyla açılan soruşturmada somut deliller açıklanmadan bazı isimlerin de dahil edilmesi tepkiye yol açtı.

         Prof. Dr. Kadri Yıldırım’ın gözaltına alınması, Yaşayan Diller Enstitüsü öğrencileri ve hocaları tarafından da protesto edildi. Rektörlük binası önünde 19 Kasım’da yapılan basın açıklamasına Enstitü’nün Kürt Dili ve Kültürü Anabilim Dalı Başkanı Ramazan Pertev ve enstitü hocaları ile Kürdoloji Bölümü öğrencileri katıldı. Protestoda temel olarak hükümet ve kamuoyu nezdinde saygın olduğu söylenen Yıldırım üzerinden yapılmaya çalışılan itibarsızlaştırmadan söz edildi. Basın açıklamasında ayrıca yürütülen soruşturmanın hukuk dışı olduğu ve bir karalama kampanyasına dönüştürülmek istendiği ifade edildi.    22 Kasım’da savcı karşısına çıkarılan Yıldırım’a Mardin Adliyesi önüne gelen Kürt Yazarlar Derneği aynı zamanda üyeleri olan Prof. Dr. Kadri Yıldırım’ın idari bir sorun üzerinden yolsuzluk soruşturmasına dahil edilmesini kınadıklarını söyledi.

ıklamayı yapan Kürt Yazarlar Derneği Eşbaşkanı Mehmet Yılmaz’ın yanında eşbaşkan Remziye Aslan, Yaşayan Diller Enstitüsü bölüm başkanları ve bazı akademisyenler de hazır bulundu. Yılmaz son olarak: Bizim kalemimiz, kültürümüz ve dilimiz üzerinde baskı var. Biz bunları yazarak ortaya çıkaracağız. Biz Kürt yazarları olarak Yıldırım’a yapılan komployu kınıyoruz. Üyemiz Yıldırım ve yoldaşlarının arkasındayız.” dedi. 

Son yıllarda Kürt dili üzerine yapılan çalışmalarla dikkat çeken, Artuklu Üniversitesi bünyesindeki Yaşayan Diller Enstitüsü Kürdoloji biriminin başında yer alan, yaptığı önemli akademik araştırmalarla bilinen Prof. Dr. Kadri Yıldırım gibi bir ismin böylesi bir gerekçeyle ve bu şekilde gözaltına alınmasının tepkilere yol açması çok şaşırtıcı değil. Çünkü kendisini tanıyan neredeyse herkesin olumlu görüş beyan ettiği birinin, ortada net bir delil olmadan ve tatmin edici açıklamalar yapmadan böyle bir soruşturmaya dâhil edilmesi tepkileri de kaçınılmaz kılıyor. Her ne kadar bu tür hassas içerikli konularda sonucu beklemek gerekse de bu seviyede ve nitelikte bir akademisyenin yolsuzluğa karışmış olma ihtimali şimdilik çok düşük görünüyor.

21 Kasım günü savcılık ifadeleri aldı 5 kişi tutuklandı. Kadri Yıldırım serbest bırakıldı ve “bu saldırı Kürt halkına yönelikti” şeklinde demeç verdi.

Mêrdîn’den Özgür Gelecek Okuru

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu