Ekoloji

Tire halkı JES’e karşı nöbette: Dalından koparılacak üzümümüz kalmadı

İzmir Tire’de kurulmak istenen JES’e karşı halk nöbette: Bu topraklara zehir bulaştırılmasına izin vermeyeceğiz.

H. Merkezi: İzmir’in Tire ilçesine bağlı Başköy Mahallesi’nin Yayla Yakası mevkii, jeotermal enerji santrali (JES) için sondaj çalışması yapmak isteyen Pozitif Enerji Mühendislik Şirketinin kıskacında. Firma, temmuz ayında çevresel etki değerlendirmesi (ÇED) raporu için İzmir Valiliğine başvuruda bulundu. ÇED raporunun onaylanması durumunda bölgede sondaj için; toplamda “1218 metrekarelik alanda bitkisel toprak sıyırma işlemleri gerçekleştirilecek. Şirketin henüz ÇED raporu çıkmamasına rağmen bölgede çalışma yürütmek istemesi nedeniyle mahalleli JES’e karşı nöbet tutuyor.

Ürünlerde azalma var

Mahalledeki kadınlarla birlikte 3 aydır bölgede nöbet tuttuklarını ve JES yapılmasına izin vermeyeceklerini söyleyen Binnaz Gökçan, bu süreçte kimi zaman yemek yemeye bile fırsat bulamadıklarını dile getirdi.  Şirketin bölgede çam ağaçlarını kestiğini söyleyen Gökçan, bölgedeki JES çalışmalarının arazilerini nasıl etkilediğini şu sözlerle dile getirdi: “Tarlamızda incir yok artık. Bize yakın köylerde yapılan JES’ler yüzünden bizim ekip biçtiğimiz ürünlerimiz verimsizleşti. Firma çalışanlarının geldiğini duyduğumuz an işi gücü bırakıp alana koşuyoruz. Ne zamana kadar sürecek bilmiyoruz. Kimse şirketi düşünüp bizi ezmesin. Yazık bizim doğamıza, incirlerimiz, bahçemiz ve doğamız yok olacak.” Gökçan, firma yetkilileriyle konuşmak istediklerini ancak muhatap olarak özel harekat timlerini karşılarında gördüklerini söyledi.

“Kamyonla üzüm ihraç ederdik”

Toprağa, suya ve doğaya sahip çıkacaklarını dile getiren Gökçan, “Eskiden kamyonla üzüm ihraç ediyorduk. Şimdi dalından koparacak üzümümüz yok. Bakın her şeyin ithali var. Bu kadar arazilerimiz var verimli neden üretimi engelliyorlar. Artık hep dışa bağımlı kalalım istiyorlar. JES’ler zehir saçıyor. Bize trilyonlar da verseler biz yine toprağımızdan vazgeçemeyeceğiz. Her gelen doğamızı talan etmek istediği için artık dalından koparacak üzümümüz kalmadı” dedi.

“Topraklarım torunlarıma miras”

85 Yaşındaki Nuri Şengün de bölgede 70 yıldır çiftçilik yapıp ekmeğini topraktan kazananlardan. Eskiden ürünlerini yetiştirirken ilaç kullanmadıklarını ancak bu tarz santraller nedeniyle ürünlerinin sorunlu olduğunu belirten Şengün, “Eskiden bahçelerimizde ilaç nedir, hastalık nedir bilmezdik. Şimdi her şeyimiz kurtlu, pis. Zehir içinde bütün ürünlerim. Nedeni ise JES. Bunlar yetemez gibi hâlâ JES yapmak istiyorlar.  Bahçelerimize, doğamıza bize zehir kusturuyorlar. Ölene kadar mücadelemize sürdüreceğiz. Çünkü bunlar torunlarımıza mirastır. Torunlarıma zehirli toprak miras bırakamam” diye konuştu.

‘Ölsek bile JES’e izin yok’

JES’e karşı mücadele edeceklerini dile getiren Sami Şengün ise, hukuki olarak projenin durdurulması için başvuru yapacaklarını dile getirdi. Santralin açılmaması için imza topladıklarını da sözlerine ekleyen Şengün, “Makine getirirseler, biz önünde siper oluruz. Bizi öldürseler bile JES’e izin yok” dedi.

Kaynak: Mezopotamya Ajansı

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu