Bursa: KESK, DİSK, TMMOB ve TTB ’ğinin çağırısıyla,17 Ocak günü “Yolsuzluğa, rüşvete, adaletsizliğe, militarizme, baskı, zulüm ve sömürüye karşı hep bir ağızda ‘Yeter Artık’ diyoruz” şairiyle Fomara Meydanı’nda toplanan halk, buradan Heykele bir yürüyüşü gerçekleştirilmek istendi, ancak polis, halkın önüne barikat kurdu. Kitle “halka değil, hırsızlara barikat” diyerek oturma eylemi başlattı. Alkış ve ıslıklarla “polis simit sat onurlu yaşa” sloganlarla polisi protesto etti.
Burada bir süre oturan halk, “Heykel bizimdir, meydanlar bizimdir” sloganları ile tepkilerini dile getirdi. Ardında basın metini okundu. Kurumlar adına basın metini okuyan Eğitim Sen Şube Başkanı Hasan Özaydın, polisin faşizan ve engelleyici tutumunu protesto ederek, “Hükümet akşam yatıp, sabah kalkıp paralel devletten dem vuruyor. Hükümet; hukukun, adaletin, siyasetin, demokrasinin, düşünce ve ifade özgürlüğünün, çalışma yaşamının, örgütlenme özgürlüğünün katledilmesinde suç ortaklığı yaptığı 17 Aralık’ta mı keşfetti ki, şimdi şikâyet ediyor” dedi. Özaydın, açıklamanın devamında, “Bizler, düzeni onarmayı ve rant güçlerini değiştirmeyi hedefleyenlerle değil, barış, eşitlik, demokrasi, adalet ve özgürlüğü esas alanlarla bir ve omuz omuza olacağız. Birlikte ve ortak mücadeleyi esas alacağız. Gelin bu pisliği hep birlikte süpürüp tarihin çöp sepetine atalım” dedi.
Gezi İsyanı öncesi, Heykel Meydanı eylem ve etkinliklere yasaklıydı. Gezi İsyanı ile birlikte halk bu yasağı darmadağın etti. Ancak Eylül ayında ODTÜ’de yapılan yol çalışması ve Ahmet Atakan’ın katliamı ile tekrar başlatılan protesto eylemlerine, katılan eylemcilere para cezaları ve soruşturmalar açıldi. Ama halk bu yasak ve cezalara aldırmadan heykelde eylem yapmaya devam ediyordu. Ancak 17 aksamı polisin yürüyüş önüne koyduğu barikatı, aşmak için çağırıcı kurumların temsilcilerinin tutumundaki geri duruş polisin saldırısını göze almayışı olumsuz bir tutumdu.
