İstanbul: Sincan Gençlik ve Çocuk Hapishanesinde işkence gören ve sonrasında Maltepe Çocuk Cezaevi’ne sürgün edilen 4 tutsak çocukla görüşen İHD heyeti, işkence’nin ardından çocukların hastaneye götürülmediklerini ve aradan geçen 8 gün boyunca çocuklara sistematik işkence uygulandığını belirttiler.
Sincan Gençlik ve Çocuk Cezaevi’nde işkence gören ve Maltepe Çocuk Hapihanesi’ne sürgün edilen çocuk tutsaklarla görüşen İHD, ÖHD, ÇHD ve TUAD temsilcilerin yer aldığı heyet, İHD İstanbul Şubesi’nde düzenledikleri basın toplantısı ile görüşmelere dair gözlemlerini kamuoyu ile paylaştı. İşkenceye maruz kalmaları sonrası sürgün edilen çocuk tutsaklar, bu kez de cezaevi idaresi tarafından adlilerin kaldığı koğuşlara konulmuştu. Adli tutsakların arasına konulan çocuklardan birinin Pozantı mağduru çocuklardan biri olmasının yaratabileceği travma ve bu yönlü yeni tehlikelere rağmen siyasi çocuk tutsaklar adlilerin kaldığı koğuşlarda tutulmaya devam ediliyor.
Toplantıda ilk olarak heyette yer alan İHD İstanbul Başkanı Ümit Efe gözlemlerini aktardı. Maltepe Cezaevi 2. Müdürü ve Cezaevi Savcısı ile görüştüklerini belirten Efe, Sincan Cezaevi’ndeki işkence olayının üzerinden 8 gün geçmesine rağmen çocukların halen daha doktor kontrolüne alınmadığını aktardı. İşkence izlerinin tespit edilebilmesi için çocukların biran önce hastaneye sevk edilmesi gerektiğini ifade eden Efe, bu talepleri savcıya da ilettiklerini söyledi. Önümüzdeki günlerde bu konuda gelişmeler beklediklerini kaydeden Efe, işkenceye maruz kalan çocuklardan birinin Pozantı Cezaevi’nde de baskıya maruz kalan çocuklardan biri olduğunu hatırlattı ve “Çocukların sorunları biran önce çözülmeli. Bu çocuklar, adlilerle birlikte kaldıkları için de travmaya giriyor. Çocuklar ikinci bir travmaya maruz kalıyor. Sorunlar acilen çözülmeli” dedi.
Efe’nin ardından çocuk tutsakları ziyaret eden ÖHD avukatlarından Veysi Eksi de hazırlanan raporun sunumunu yaptı. Çocukların gece 24:00’dan sonra ortak kullanım alanlarında kalmalarına izin verilmediğine ve Sincan Cezaevi’nin çocukların hesabındaki parayı eksik ya da hiç göndermemiş olduğuna dikkat çeken Eksi, çocukların tüm taleplerine rağmen kendilerine kitap verilmediğini söyledi. Çocukların Sincan Cezaevi’nde yaşadıkları işkenceyi belgelemek için rapor almak istemelerine rağmen cezaevine gelen doktorun çocuklara, “Gözle görülür darp yok” dediği bilgisini aktaran Eksi, “Çocuklar, kol, bacak ve boyunlarında sıkıntı olduğunu bu konuda röntgen çekilmesini talep etmişlerdir. Bu talepler reddedilmiştir. Oysa çocukların vücutlarında darp izleri görülmektedir” dedi.
Son dönemde yaşanan paralel devlet tartışmalarına da değinen Eksi, “Bu sorunları gördüğümüz zaman asıl sorunun paralel devlet değil, devletin ta kendisi olduğunu görüyoruz. TMK ve benzeri hukukla paralel bir hukuk yaratılmış ve esasen TMK mağduru bu çocuklar da paralel hukuk mağdurlarıdır. Öncelikle yapılması gereken düşman hukukuna göre düzenlenmiş olan paralel hukuk uygulamalarından vazgeçmektir. Biz, çocuklarla ilgili gelişmeleri takip etmeye ve kamuoyuna duyurmaya devam edeceğiz” diye konuştu. Çocukların yaşlarını büyüterek çocuk cezaevinden kurtulmak istediklerine dikkat çeken Eksi, “Biz yıllarca F tiplerine karşı mücadele ettik. Çocuklar, cezaevinde ne yaşıyorlarsa artık, kaçarcasına, F tiplerine gitmek istiyorlar” dedi.
Basın toplantısında son olarak Çocukları görüşen İHD İstanbul Şubesi avukatlarından Tülay Bingöl ise, 2002 ve 2012 yılları arasındaki çocuk siyasi tutsak sayısının artmasına dikkat çekti. Çocuklar hakkında açılan dava sayılarının da 2002 ve 2012 yılları arasında hızlı bir artış sergilediğini vurgulayan Bingöl, 2002’de 2 bin 500, 2012’de 32 bin 294 çocuğa dava açıldığını söyledi. Savaş dönemlerinde dahi çocukların işkenceye ve kötü muameleye kalmasının kabul edilemeyeceğini söyleyen Bingöl, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın çocuğa yönelik şiddetin önlenmesi eylem planını hatırlattı ve bakanlığın kendi planına uymadığını söyledi.
