İstanbul: Cumartesi Anneleri bu hafta 414. kez yine Galatasaray Meydanı’nda oturma eylemi yaparak kayıpların akıbetini sordu. Bu hafta ki eylemde 1994 Şubat’ında gözaltına alınarak Gayrettepe Siyasi Şube’ye götürülen ve kendisinden bir daha haber alınamayan Cüneyt Aydınlar‘ın akıbeti soruldu.
Eylemde ilk önce kayıp Murat Yıldız’ın annesi Hanife Yıldız bir konuşma yaptı. Yıldız konuşmasında Berfo Ana’nın hasret içinde, oğlunun kemiklerini arıyarak gözleri açık gittiğini söyledi ve; “Bize bu acıyı yaşatanların hiç mi vicdanı sızlamıyor” dedi. Yıldız’ın ardından kayıp Nurettin Yedigöl’ün kardeşi Muzaffer Yedigöl bir konuşma yaptı. Yedigöl konuşmasında devletin barış söylemlerine dikkat çekerek; “Barış diyorsunuz, demokrasi diyorsunuz ama daha geçmişle yüzleşmediniz” dedi. Yedigöl konuşmasının devamında kayıpların faillerinin belli olduğunu söyleyerek; “kim hesap soracak, kim bulacak” diye sordu.
“Failleri yargılamadan barış olur mu?”
Yedigöl’ün ardından Cüneyt Aydınlar’ın amcası Recep Aydınlar sözaldı. Aydınlar konuşmasında; “Buradan o dönemde görev yapmış polislerin yakınlarına sesleniyorum. Oğullar babalarına, anneler oğullarına sorsun, o dönem elleri kana bulanmış mı? Oğullar ‘Baba sen Kürt öldürdün mü?’, anne, ‘Oğul sen kimseyi kaybettin mi?’ diye sorsun. ‘Barışı getireceğiz’ diyenlere sesleniyorum, siz gizli dosyaları açmadan nasıl barış gelecek. Failler yargılanmadan barış olur mu?” dedi. Aydınlar konuşmasını yakınlarının akıbetini sormaya devam edeceklerini vurgulayarak bitirdi.
“Gözaltında kaybetmek insanlık suçudur”
Kayıp yakınlarının ardından basın açıklamasını Cumartesi İnsanları’ndan Nimet Tanrıkulu okudu. Tanrıkulu konuşmasına 18 yıl önce askerler tarafından gözaltına alınarak kaybedilen, Dargeçit kayıpları olarak bilinen, aralarında çocuklarında olduğu 7 kişiyi hatırlatarak: “Ailelerin ve İnsan Hakları Derneğini’nin ısrarlı arayışı sonucunda 17-25 Şubat 2012 tarihleri arasında Dargeçit/Bağözü köyünde yapılan kazılarda ölüm kuyularından çıkartılan yanmış kafatası ve kemiklerden birinin Mehmet Emin Aslan’a ait olduğı Adli Tıp Kurumu raporu ile kesinleşti. Devletin yalanı 18 yıl sonra İHD Mardin Şubesi tarafından açığa çıkartıldı” dedi. Tanrıkulu konuşmasının devamında, Aslan’ı katledenler hak ettikleri cezayı alana kadar takipçisi olacaklarını belirtti.
1994 Şubat’ında polisler tarafından gözaltına alınarak kaybedilen Cüney Aydınlar için açılan davanın 2009’da zaman aşımına uğratıldığını hatırlatan Aydınlar, “ ‘Gözaltında kaybetme insanlık suçudur ve zaman aşımına uğramaz’ evrensel kuralı ihlal edilereki Cüneyt Aydınlar’ı kaybeden polislere ‘gizli af’ uygulandı” dedi. Tanrıkulu son olarak; “Cüneyt Aydınlar’ın akıbeti açıklanıncaya kadar bu dosya bizim için kapanmayacak” dedi.
