İstanbul: Ölümsüzlerin ve Tutsakların Sesi Platformu (ÖTSP), 15 Temmuz Askeri Darbe Girişimi’nin ardından tutsaklara yönelik artan hak gasplarına ilişkin İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şube binasında bugün basın açıklaması gerçekleştirdi. ÖTSP adına açıklama yapan Nihat Göktaş, “Her darbe ve faşist saldırı dalgasında olduğu gibi tutsakların payına gene zorbalık ve insanlık dışı uygulamalar düştü” dedi.
15 Temmuz Askeri Darbe Girişimi’nin ardından tutsaklara getirilen avukat, aile, arkadaş ve telefon görüşmeleri yasağı ile duruşmalarının yapılmamasına ilişkin ÖTSP, İHD İstanbul Şube binasında açıklama yaptı. ÖTSP adına konuşan Göktaş, şu ifadeleri kullandı: “Darbe girişiminden sonra diktatörlüğünü sağlamlaştırmaya çalışan Saray, demokrasi ve insan haklarına dair tüm kırıntıları da ortadan kaldırmaya yönelmiştir. Sokaklara linç güruhları salınmış, her türlü vahşi ve faşist uygulama ‘demokrasi ve darbeye karşı mücadele’ demogojisi ile meşrulaştırılmaya çalışılmaktadır.”
“Darbe girişiminden sonra hapishanelerde tutsakların kazanmış oldukları hakları gasp edilmekte, adeta ‘tecrit içinde tecrit’ uygulamasına maruz bırakılmaktadır” diyen Göktaş, Şırnak DBP il örgütü eş başkanları arasında yer alan tutuklu Sekvan Kılınç’ın hapishanede intihar girişiminde bulunduğu iddiası olduğuna dikkat çekerek bunun baskıların ne kadar ağırlaştığının göstergesi olduğunu ifade etti.
Bunun dışında Tekirdağ 1 No’lu F Tipi Hapishane’de 1 aydır hasta tutsaklara revirin yasaklandığını ifade eden Göktaş, “Darbe girişimi öncesinde de Bakırköy Kadın Cezaevi’nde 15 kitap sınırlaması getirilmişti. Avukat, aile, arkadaş ve telefon görüşmeleri yasaklanmıştır” diyerek hapishanelerde son duruma ilişkin bilgi verdi.
“Sokaklarda polis ve sivil faşistlerin DAİŞ’leştiği bir ortamda en korunaksız yerler hapishaneler olmuştur. Devrimci tutsaklar nasıl ki tecrite ve baskı politikalarına direndilerse bugünlerde de Saray darbesinin sıkıyönetim uygulamalarına direneceklerdir” diyen Göktaş, tüm ilerici-devrimci parti ve demokratik kitle örgütleri olarak yan yana gelme, tutsakların başta can güvenliği olmak üzere iletişim, ziyaret, savunma haklarının güvenceye alınması için ses yükseltme çağrısında bulundu. Göktaş, “Tutsak yakınları ve avukatlarla birlikte hapishanelerdeki her gelişmeyi takip etmeli;tutsakları sahiplenecek eylemler ve protestolar düzenlenmeliyiz” çağrısında bulundu.
Son olarak devrimci tutsakların onurları olduğu, tutsakların teslim alınamayacağı ve sokaklar, hapishanelerde diktatörlüğe boyun eğilmeyeceğine değinildi.
