Ekoloji

JES atığı binlerce balığı öldürdü

Çanakkale Ayvacık’ta JES atıkları yüzünden binlerce balık yaşamını yitirdi.

Çanakkale’nin Ayvacık ilçesine bağlı Tuzla köyünde bulunan JES’lerin atıkları nedeniyle Tuzla Çayı’nda binlerce balık yaşamını yitirdi. Bu katliamın nedenini bölge halkı çok iyi biliyor ancak herkes susuyor

Yeni Yaşam’ın haberine göre, Türkiye coğrafyasının tamamına yayılmaya başlayan Jeotermal Enerji Santralleri (JES) için Aydın, Manisa, Denizli ve Çanakkale’de binlerce sondaj yapıldı ve onlarca santral devreye alındı. Çanakkale’nin Ayvacık ilçesi Tuzla köyünde 2 adet JES faaliyet gösterirken ayın bölgeye 2 adet daha JES kurma çalışmaları sürüyor. Mevcut santraller Tuzla Çayı’nı tamamen zehirlemiş durumda. Geçtiğimiz gün Tuzla Çayı üzerinde ortaya çıkan yüzlerce balık bölge halkını tedirgin ederken aynı zamanda yeni bir tepkiyi ortaya çıkardı.

Meraklı bekleyiş

Köylülerin balık ölümleri üzerine haber verdikleri Ayvacık Tarım ve Orman Müdürlüğü ekipleri gelip balıklardan numune aldı. Balıkları ve suyu inceleyeceklerini ve balık ölümlerinin sebebini belirleyeceklerini belirtip gittikleri, köylülerce ifade edildi. Oysa bölgede çayı kirleten tek kaynağın JES’lerin olduğu bilinmesine karşın JES’lere yönelik herhangi bir inceleme başlatmamaları dikkat çekti. Köylülerden Bayram Yoldaş, “Sabah saatlerinde Tuzla Ovası’ndaki tarlama çift sürmek için geldim. Tarlamdan dönerken de şöyle bir çay suyuna baktım. Su üzerindeki balıkları gördüm. Yüzlerce balık ölmüştü” diye belirtti. Yukarıköy muhtarı Ergün Polat ise “Köylülerin geçim kaynağı Tuzla Ovası’ndan olduğu için buradaki su kaynağını kullanıyorlar. Bundan dolayı ölümlerin sebebini merak ediyoruz” dedi. Oysa bölge halkının tamamı balık ölümlerinin niçin yaşandığını çok iyi biliyor ancak nedense sadece merak etmekle yetiniyor.

Para ile halkı susturuyorlar

Tuzla Ovası’nda kurulu bulunan 2 adet JES’e, 1 JES daha eklenme çalışmaları sürüyor. Bu JES, Babadere JES olarak bilinen şirketin 2. Santrali olacak. Tuzla köyü halkı ise JES’lere karşı garip bir biçimde sessizliğini korurken balık ölümlerinin bu sessizliği bozacağı bekleniyor. Tuzla’daki JES şirketlerinin bazen köyün elektrik borçlarını ödediği ve JES’e karşı çıkanları susturmak amacıyla araçlarında nakit parayla gezip insanları para ile ikna etmeye çalıştıkları gelen bilgiler arasında.

Çanakkale tehdit altında

Çanakkale coğrafyası termik santraller ve madenlerle adeta ablukaya alınmış durumda. Bu abluka yetmezmiş gibi bir de JES’lerle kuşatılmaya çalışılıyor. Bu yılın başlarında Çanakkale’ye bağlı Ayvacık, Ezine, Bozcaada ve Gökçeada’da toplam 28 bin 453.21 hektar tarım arazisi ve doğal yaşam alanlarında 15 adet JES için sondaj yapılacağı ve 2 sahada da JES için işletme izni verileceği ilan edilmişti. Bu açıklama sonrası ‘JES Dayanışması’ adı altında bölgede örgütlü çevre örgütleri bir araya geldi ve ortaya çıkan tepkiler sonucu ihalelerin iptal edildiği (ertelendiği) açıklanmıştı. Ancak bu açıklamaya rağmen bölgede JES hareketliliği devam ediyor. Bu JES’lerden biri Tuzla’da bir diğeri ise 3 km uzaklıktaki Gülpınar’da gündemde.

Gülpınar’da JES tehdidi

Gülpınar’da geçtiğimiz yıllarda JES’lere karşı ciddi bir direniş yaşanmıştı. 33 gün süren direniş sonrası Gülpınar’daki JES şirketi sahayı terk etmişti. Sahayı terk eden şirketin ardından Hollandalı bir şirket yine köye yakın ve ovanın su kaynağı olan sulama barajının hemen yanına JES kurmak için adım attı. Manisa’da da bir santrali bulunan Hollandalı JES şirketi Transmark Renewables, 19 MW kapasiteli ‘Transmark Jeotermal Enerji Santrali’ kurup işletmek amacıyla Gülpınar Kocaköy mevkiinde sulama barajının hemen üstünde JES kurmak istiyor. Kurulmak istenen JES’e karşı Gülpınarlılar dava açmış durumda. Önümüzdeki günlerde mahkeme tarafından bilirkişi heyetinin belirlenmesi bekleniyor.

Tuzla Çayı’nda yaşam bitti

Daha önce görüşüne başvurduğumuz Gülpınar muhtarı Ünal Karagöz, “Hemen yanı başımızdaki Tuzla köyünde 2 jeotermal elektrik üretim santrali uzun süredir çalışıyor. Maalesef Tuzla halkı, olup biteni baştan anlamamıştı. Orada zeytinler kurudu, tarım zarar gördü. Santralden çıkan akışkanı Tuzla Çayı’na saldılar ve bütün canlılar öldü. Tuzla Ovası, 15 köyün ve Ayvacık ilçesinin geçim kaynağı. Bölgeye hem sulama kanalı yapılıyor hem de jeotermal santrale izin veriliyor. Bu durumu anlayabilmiş değiliz” dedi. Karagöz ayrıca, “Şimdi Transmark diye Hollandalı bir şirket ortaya çıktı. Bizi ziyaret edip biz Tuzla’daki gibi çevreyi kirletmeyeceğiz sözleriyle bizi ikna etmeye çalıştılar. JES’i kurmak istedikleri alanın hemen altında bir baraj var. Bu baraj daha yeni inşa edildi. Madem JES’ler yapılacaktı, bu barajı niçin yaptılar anlamak mümkün değil” ifadelerini kullanmıştı. (Haber Merkezi)

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu