İstanbul: 19 Ocak 2007 yılında Agos Gazetesi önünde uğradığı silahlı saldırı sonucu katledilen Agos Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink için yapılan adalet yürüyüşü, bu yıl da binlerce insanın katılımıyla gerçekleşti.
Taksim Meydan’dan Agos gazetesi önüne yürüyen Hrant’ın arkadaşları, ailesi, milletvekilleri, sanatçılar ve devrimci-demokrat kurumlar Hrant Dink cinayetinin 8 yıldır aydınlatılmadığına dikkat çekerek “Adalet istiyoruz” dedi.
Taksim Meydanı’ndan başlayan yürüyüşe, Hrant Dink’in ailesi, dostları ve Agos gazetesinden çalışma arkadaşlarının yanı sıra, Gezi şehidi Berkin Elvan’ın ailesi, Ermeni toplumu örgütlenmeleri, Sırrı Süreyya Önder, Ertuğrul Kürkçü, CHP milletvekilleri Umut Oran, Sezgin Tanrıkulu, Şafak Pavey Hüseyin Aygün’ün de olduğu milletvekilleri, HDP Esbaskanlari Selahattin Demirtas ve Figen Yuksekdağ, Ahmet Aslan, Erdoğan Emir, Pınar Aydınlar gibi isimlerin de içlerinde olduğu sanatçılar, HDP, Kaldıraç, ESP, DHF, DAF, BDSP, Alınteri, Partizan ve YDG gibi devrimci örgütler de katıldılar.
Halaskargazi Bulvarı boyunca Agos Gazetesi önüne kadar süren yürüyüşte, “Hepimiz Hrant’ız, Hepimiz Ermeniyiz”, “Faşizme inat kardeşimsin Hrant”, “Yaşasın halkların kardeşliği”, “Biz bitti demeden bu dava bitmez”, “Öldür diyenler yargılansın”, “Poloris Hay enk, Poloris Hrant enk” vb sloganlar atıldı.
Yürüyüş boyunca ses aracından yapılan konuşmalarda, Hrant’ın katlinin TC tarihinin gayrimüslimlere yönelik inkar politikalarının ve soykırımcı tarzının bir devamı olduğu belirtilerek Hrant’ı katledenler ile 24 Nisan 1915 Ermeni soykırımını yapanların aynı olduğuna dikkat çekildi.
Hrant’ın hem Türkiye hem Ermenistan devletlerinin politikalarının halklara bir getirisinin bulunmadığının belirtildiği konuşmalarda ayrıca, Hrant’ın her iki ulusun kardeşleşmesi için soykırımla hesaplaşılması gerektiğine inanıldığının altı çizilerek “Burası Hrant’ın şehri, Hrant’ın caddesi, onun sokağı” denildi.
Yol boyunca Ermenice dövizlerin de taşındığı yürüyüşte ayrıca Hrant Dink’in, Gezi şehitleri, Kobanê şehitleri Arîn Mîrkan, Sibel Bulut, Suphi Nejat Ağırnaslı, Oğuz Saruhan, Vahap Güven, Serkan Tosun’un fotoğrafları da taşındı.
“12 yıldır adalet bekliyoruz, gelmiyor!”
Agos Gazetesi önüne gelindiğinde ise burada anma programı gerçekleştirildi. Ermenice şarkıların eşliğinde gerçekleşen anma programında ilk olarak Hrant’ın Arkadaşları adına bir konuşma yapıldı. Konuşmada, Hrant Dink katliamının devlet eliyle üstünün örtülmek istendiğinin altı çizilerek “Roboski katliamı, 24 Nisan’da katledilenler, Sevag Balıkçı, Soma ve Ermenek’te hayatını kaybeden madenciler, TKP/ML şehidi Orhan Bakır (Armenak Bakırciyan),Berkin Elvan ve Soykırım kurbanları” için saygı duruşunda bulunuldu.
Devamında ise Hrant Dink’in Arkadaşları adına Murathan Mungan bir konuşma yaptı.
Mungan konuşmasında, şimdiye kadar katledilen onlarca ilerici-devrimci insanın geride kalanların daha fazla konuşabilmesi için yaşamlarından feda ettiğine dikkat çekti. Hrant’ın katledilmesinin ardından geçen 8 yıla rağmen devletin katliamı bilerek ve isteyerek gizlemeye çalıştığına değinen Mungan, “Adında ‘adalet’ sözcüğünü taşıyan bir partinin on iki yıldır iktidarda olduğu bir ülkede yıllardır adalet bekliyoruz. Gelmiyor!” dedi.
“Hrant yaşasaydı Ezîdîlerin yanında olacaktı”
Hrant’ın bugüne kadar katledilen 62. Gazeteci olduğuna dikkat çekilen açıklamada Mungan, aradan geçen sekiz yıla rağmen Hrant’ı unutmayacaklarını ve adalet davasını sürdüreceklerini belirterek “O, sadece Ermeni halkının bir sözcüsü değil, tüm Türkiye’nin sesiydi. Ezilen, dışlanan, sömürülen tüm kesimlerin sesi. Bugün aramızda olsaydı, Gezi Parkı Direnişi’nde bizlerle saf tutacak, tarih boyunca 76 kez kıyıma uğramış, Ortadoğu’nun en kimsesiz, en sahipsiz halkı olan Ezidilerin yanında yer alacaktı. Hrant Dink yaşamı boyunca kendine ve değerlerine sadık kalmış biri olarak uzlaşmacı ama ödünsüz tutumuyla bu ülkede pek çok şeyi değiştirdi. Hatta ölümü bile çok şey öğretti bize. Hiçbir çevrenin, hiçbir iktidar odağının hoşuna gitmeye, gözüne girmeye çalışmadan, doğru bildiklerini söyleyip inandıklarını savundu” şeklinde konuştu.
“Hrant’ın emanetine sahip çıkmamız gerek”
Yakın bir gelecekte adaletin yerini bulmasını ümit ettiklerini belirten Mungan konuşmasında “Gazetecilik mesleğinin çok büyük ölçüde haysiyet kaybına uğradığı böyle bir dönemde, onun ve onun gibi gazetecilerin yokluğu daha çok hissediliyor. Sırf bunun için bile, Hrant Dink’in dördüncü çocuğu olan ‘Agos’ gazetesine, onun emanetine de sahip çıkmamız gerekiyor. Dilerim, Hrant Dink ve benzerlerinin uğruna öldükleri doğrular, çok uzak olmayan bir gelecekte, günışığı görmüş bir demokraside, barış içinde bir arada yaşayan bir toplumda gündelik hayatın sözü bile edilmeye değmeyecek sıradan gerçekleri olur” ifadelerine yer verdi.
{youtube}http://www.youtube.com/watch?v=2h1XwJaCGx0&feature=youtu.be{/youtube}
{youtube}http://www.youtube.com/watch?v=_hXFzNA_Kb0&feature=youtu.be{/youtube}
[widgetkit id=1033]
[widgetkit id=1034]
[widgetkit id=1035]
