EmekGüncel

KESK: Ne Memur-Sen’in satış sözleşmesi ne TÜİK’in sahte enflasyonu, insanca yaşayacak ücret istiyoruz

KESK, enflasyon oranını düşük gösterdiği gerekçesiyle birçok kentte TÜİK binaları önünde protestolar gerçekleştirdi.

AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ilk yüzde 25 sonra yüzde 30 olarak duyurduğu zamlar sonrası Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), enflasyon oranını düşük gösterdiği gerekçesiyle birçok kentte TÜİK binaları önünde protestolar gerçekleştirdi.

Ankara

Ankara’da KESK, açıklanan enflasyon verilerine karşı Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) önünde açıklama yaptı. Açıklama öncesinde TÜİK binasının önüne gitmek isteyen kitle, abluka altına alınarak alandan uzaklaştırıldı. Engellemelere rağmen kitle TÜİK yakınlarında açıklama yaptı. Açıklamaya Halkların Demokratik Partisi (HDP) milletvekilleri Ayşe Sürücü ve Hüseyin Kaçmaz da katıldı.

KESK Dönem Sözcüsü Sacit Ünalmış, enflasyon düzeyindeki zammın “0” zam olduğunu belirterek, şunları söyledi:

“Sahte rakamlardan ibaret TÜİK verilerine göre maaş zammı ise reel gelirimizin erimesi, yoksulluğumuzun artması demektir. Kalıcı olan ise insanca yaşamaya yetecek bir ücret mücadelesidir. Bunun da yolu en düşük kamu emekçisinin gelirinin maaşında ve eş yardımı, çocuk yardımı, kira yardımı, ulaşım yardımı gibi sosyal ödemelerde yapılacak artışlarla, yoksulluk sınırı üzerine çıkarılmasından geçmektedir.”

KESK Eş Genel Başkanı Şükran Kablan Yeşil, TÜİK’in emekçilerin ücretlerindeki kayba zemin hazırladığını belirterek, “İktidarın direktifleri ile hareket ediyor. İktidarın emekçilerin hakkını gözetmediğini 2023 bütçesinde bir kez daha gördük. 2023 bütçesi ile bizi savaşla bir kez daha karşı karşıya bırakacak. Yüzde 25 olarak lanse edilen zammın, zam olmadığını biliyoruz. Enflasyon farkını emekçilere zam diye yutturmaya çalışıyorlar. Bu zammın kendisi daha fazla yoksulluk ve sefalet olarak yansıyacaktır. Bize dayatılan yoksulluğa karşı tüm Türkiye’de alandayız. Bu yoksulluğu bu sefaleti kabul etmemizi buna biat etmemizi beklemesin. Alanlarda sesimizi yükseltiyoruz” dedi.

Diyarbakır

KESK Diyarbakır Şubeler Platformu, enflasyon oranını çarpıtmakla gündemde olan TÜİK’i protesto etmek için TÜİK Bölge Müdürlüğü önünde basın açıklaması yaptı.

“Ne Memur-Sen’in satış sözleşmesi ne TÜİK’in sahte enflasyonu, insanca yaşayacak ücret istiyoruz” pankartının açıldığı açıklamada sık sık “Direne direne kazanacağız”, “Hükümet zammını al, başına çal” sloganları atıldı.

Burada konuşan Büro Emekçileri Sendikası (BES) Şube Yöneticisi Süleyman Öğüt, “TÜİK tarafından açıklanan rakamların, iktidarın yıllardır sürdürdüğü yaşanan gerçek enflasyonu perdeleme, ve milyarca çalışanın maaşını düşük gösterme politikasıdır” ifadelerini kaydetti.

Batman

Batman Emek ve Demokrasi Platformu da Yılmaz Güney Parkı’nda kitlesel basın açıklaması ile “zamma” tepki gösterdi. Platform bileşenlerinin katıldığı açıklamada, “Ne yüzde 25 yoksulluk zammı, ne Memur Sen’in satış sözleşmesi ne de TÜİK’in sahte enflasyonu, insanca yaşamak istiyoruz” ve “Artık yeter geçinemiyoruz” pankartı açıldı.

Burada konuşan platform sözcüsü Deniz Topkan, iktidarın yaklaşımına karşın “Hak verilmez mücadele ile alınır” şiarıyla mücadele edeceklerini belirterek, “Taleplerimiz kabul edilene kadar alanlarda mücadeleyi büyüteceğiz” dedi. Açıklama “Memur Sen zammı al başına çal” ve “Sefalet zammı istemiyoruz” sloganlarıyla son buldu.

Adana

KESK Adana Şubeler Platformu, Adana Gar önünde yaptıkları açıklamayla TÜİK’e tepki gösterdi. Açıklamada konuşan Dönem Sözcüsü Tonguç Özkan, “Cumhurbaşkanı, büyük bir müjde olarak kamu emekçileri ve emeklilerin 2023 Ocak maaşlarının yüzde 25 artırılacağını açıklamış, yandaş konfederasyon başkanı da açıklanan bu zammı hiç yüzü kızarmadan avuçları patlayana kadar alkışlamıştır. Açlık sınırının 8.130 TL, yoksulluk sınırının ise 26.485 TL olduğu bir ülkede, iktidarın Ali Cengiz oyunları ile açıkladığı bu sahte enflasyon rakamlarına kimse inanmamızı beklemesin” dedi.

Yeniden Değerleme Oranı’nın yüzde 122 belirlenmesiyle vergi, harç ve cezalara zam yapıldığını hatırlatan Özkan, konuşmasını şöyle sonlandırdı:

“Kalıcı olan insanca yaşamaya yetecek bir ücret mücadelesidir. Bunun da yolu en düşük kamu emekçisinin maaşının yapılacak artışlarla yoksulluk sınırının üzerine çıkarılmasından geçmektedir.”

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu