İstanbul: Cumartesi Anneleri Galatasaray Lisesi önünde 552. haftalarında “Beyaz Toros”a bindirilerek gözaltında kaybedilen Hüseyin Toraman’ı kaybedilişinin 24. yılında unutmadık demek için bir araya geldiler.
Eylemde başbakan Davutoğlu’nun “AK Parti iktidardan indirilirse buralarda terör çeteleri dolaşacak, beyaz toroslar dolaşacak. Biz buraları faili meçhullere bırakmayacağız” tehdidine atfen “552 haftadır Beyaz Toroslarla götürülüp dönemeyenlerin izini sürüyoruz” ozaliti açıldı. Ayrıca kaybedilenlerin fotoğrafları da yere serilerek yanlarına karanfiller bırakıldı.
“Tehditlere karşı meydanlardayız”
Eylemde ilk olarak 21 Kasım 1980’de gözaltında kaybedilen Hayretin Eren’in kardeşi İlkay Eren söz aldı. Eren, “Bir seçim kazanmak için Diyarbakır, Suruç ve Ankara’da o kadar canımızı aldınız. Beyaz Toroslarla verilen soru önergelerini reddederek siz bu suça ortak oldunuz” dedi.
Ardından 1985’te İstanbul’da “Beyaz Toros”la kaybedilen Fehmi Tosun eşi Hanım Tosun söz alarak, “İstediğiniz kadar tehdit edersiniz edin yine bu meydanlardayız. Hiç bir zaman tehditlere boyun eğmedik. Katilleri ortaya çıkarın” dedi.
1995 yılında İstanbul’da kaybedilen Hasan Ocak’ın kardeşi Ali Ocak, devletin “Beyaz Toros”larını ve onların işkencelerini hiçbir zaman unutmadıklarını dile getirdi. 12 Eylül kayıplarından Nurettin Yedigöl’ün kardeşi Muzzafer Yedigöl ise, “Buradan Ahmet Davutoğlu’nu kınıyorum. Eğer bu ülkenin başbakanıysa neden bizleri beyaz toroslarla tehdit ediyor?” dedi.
“Devletin utanç tablosu ortadadır”
CHP İstanbul milletvekili Sezgin Tanrıkulu, “Beyaz Toroslarla artık kimseyi korkutamazsınız. Ama siz bu meydanlardan korkacaksınız” diye Başbakan Davutoğlu’na seslendi.
HDP İstanbul milletvekili Sezai Temelli, “Toroslarla tehdit ediyorlar. Devletin utanç tablosu ortadır” dedi. Temelli, “Tüm bunlar son bulana kadar hesap sormak en büyük sorumluluğumuzdur” diye devam etti.
Ardından Hüseyin Toraman’ın avukatı Gülseren Yoleri söz aldı. “24 yılıdır akıbeti araştırmıyor. Ne yazık ki bu güne kadar onu kaçıp öldürülenleri ilişkin bilgiler ortaya çıkmadı” diyen Yoleri, suçluların ortaya çıkması için ellerinden geleni yapacaklarını belirtti.
“Failleri yargılamayan tüm hükümetleri sorumlu tutuyoruz”
Haftanın basın açıklamasını Gizem Kılıç okudu. Kılıç Hüseyin Toraman’ın gözaltında kaybedilişine dair “Hüseyin Toraman, 27 Ekim 1991’de, sabah Kocamustafapaşa’daki evinden bakkala ekmek almak için çıktı. Üç kişi başına silah dayadı ve zorla 34 ATZ 56 plakalı beyaz Torosa bindirdi” şeklinde bilgi verdi.
“Mesut Yılmaz’ın Başbakan, Sabahattin Çakmaloğlu’nun İçişleri Bakanı, Suat Bilge’nin Adalet Bakanı olduğu; 48.ANAP Hükümeti ve Süleyman Demirel’in Başbakan, İsmet Sezgin ‘in İçişleri bakanı, Seyfi Oktay’ın Adalet Bakanı olduğu; 49. DYP-SHP Hükümetini sorumlu tutuyoruz” şeklinde Toraman’ın failleini sıraladı.
Kılıç son sözlerinde “24 yıldır Hüseyin’in akıbetini açığa çıkarmayan, faillerini yargılamayan tüm hükümetleri sorumlu tutuyoruz” diyerek Hüseyin Toraman dosyasındaki cezasızlık son buluncaya dek, adalet sağlanıncaya dek onu sormaktan vazgeçmeyeceklerini belirtti.
