GüncelManşet

(Foto) Bu karakolun varlığı da zarar yokluğu da!

 

İstanbul: Gözaltında taciz, işkence ve kötü uygulamalarıyla meşhur olan Beyoğlu İlçe Emniyet Müdürlüğü’nün yıkıntıları da çevreye zarar veriyor ve olası bir kazaya kapı aralayarak hem çevredekilerin hem de işçilerin canını tehlikeye atıyor.

Taksim-Tarlabaşı’nda, yol üzerinde bulunan Beyoğlu Polis Karakolu’nun, artık İstiklal Caddesi üzerinde 2 kritik noktaya taşındığını hemen herkes biliyor. Bir birimini Zambak Sokak’a, bir birimini de Tel Sokak’a taşıyan Beyoğlu Karakolu’nun seçtiği iki merkez de Taksim’de yaşanan çatışmalı eylemlere müdahale noktasında kritik bölgeler. Gezi İsyanı’ndan polisin çıkardığı en önemli deneyimlerden biri bu noktalara konuşlanmak olsa gerek…

 

 

Karakol hakkında kısa bir hatırlatma

Siyahların, seks işçilerinin, LGBTİ’lerin, Kürtlerin ve de illa her kesimden en yoksulların mekanı olan Tarlabaşı’nda yakın bir zamana kadar kurulu olan bu karakol; aynı zamanda tacizi, işkencesi, kötü muamelesiyle de meşhur bir yer!

Çok sayıda seks işçisi kadın ve transın, gece yarısı “ahlak kurallarını” ve dolayısıyla “Kabahatler Kanunu’nu çiğnediği” için gözaltında cinsel ilişkiye zorlanarak tecavüz edildiği bir karakol olan Beyoğlu, aynı zamanda bölgedeki Kürtlerin eylemlerine pervasızca saldıran polislerle dolu bir yer. Ve de hiç unutulması gereken bir hatırlatma olarak Nijeryalı futbolcu göçmen Festus Okey, bu karakolda dövülerek katledildi.

Ama yine bir hatırlatma: Bu karakoldaki hiçbir polis bu suçlardan dolayı yargılanmadı!

 

İnşaatı da zarar!

Varlığı ile bu kadar zararlı olan Beyoğlu Karakolu, bugünlerde yıkılıyor. Ama halka karşı işlediği suç defteri kabarık olduğu için değil, eski olduğu ve yenisiyle daha rahat bir ortamda daha fazla suç işleyebilmesi için… Ancak karakolun yıkımı da varlığı gibi zararlı. Normalde etrafı insan boyutunu aşan bir şekilde sağlam şeritlerle çevrilmesi gereken karakol inşaatının etrafında herhangi bir koruyucu yapı mevcut değil.

Yalnızca araçların geçtiği yol kısmına dikilen ve dokunsan düşecek kadar desteksiz birkaç metrelik kısa bariyerler konulmuş. O bariyerlerin oradan karşıya geçmek için beklediğiniz sırada kafanıza, vücudunuza inşaattan fırlayan taş parçaları geliyor.

İnşaatın sokağa çıkan tarafı ise tamamen korumasız. Yalnızca üzerinde polis yazılı olan tek parça bariyer ile insanların inşaat alanına girişinin engellenebileceği zannediliyor. Oysa inşaat alanına girmeye gerek yok, sokaktan geçerken inşaatın tehlikeleriyle yüz yüze kalmanız içten bile değil…

İnşaatta çalışan işçilerde de iş güvenliği kurallarına uygun bir şekilde iş malzemeleri, giysileri yok. İşçiler kepçe vd. iş makinelerinin arasında taş parçalarının arasındaki demirleri toplamaya çalışıyorlar. Diğer yandan yoldan geçen arabaların inşaat alanına girişlerini engelleyecek bir düzenleme de yok.

 

 

[widgetkit id=597]

 

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu