Taksim Dayanışması’nın her yıl yaptığı açıklama bu sene, TMMOB binası önünde yoğun polis ablukasında gerçekleştirilirken polis barikatı nedeniyle kitle ikiye bölündü. İki grupta açıklamayı bulunduğu noktada yaptı.
Açıklamaya saatler kala İstiklal Caddesi’ne girişler polis tarafından kapatıldı. Eylem Beyoğlu Kaymakamlığı tarafından pandemi gerekçesiyle yasaklandı. Ancak kitlenin bir bölümü TMMOB Makine Mühendisleri Odası’nın bulunduğu İpek Sokak’ta, aralarında TİP ile HDP milletvekilleri, Birleşik Mücadele Güçleri’nin başka bir bölümü ise polisin engellemesi nedeniyle bulunduğu noktada eylem yaparak, Taksim Dayanışması’nın açıklamasını okudu.
Taksim Dayanışması adına TMMOB önünde yapılan açıklama Avukat Can Atalay tarafından okundu. Atalay, polis yoğun ablukasına ve engellemesine tepki göstererek, tüm engellere rağmen insanların geldiğini ve anayasal demokratik haklarını kullanmak isteyen insanlarla değil çetelerle mücadele edilmesini istedi.
Ailelerin bir kısmının alana gelmesiyle basın metnini okuyan Avukat Can Atalay, 1 Mayıs’a yönelik polis saldırısına karşı direnişi hatırlattı ve “1 Mayıs alanlarında saldırıp gözaltına aldığınızda, kolları arkadan kelepçelenmiş, başı asfalta yapıştırılmış olsa da kameralara gülümsemeyi başaran gözlerdedir Gezi” dedi.
Atalay şunları kaydetti:
“Gezi başlı başına bu halkın eşitlik, özgürlük, adalet umududur. Gezi yurttaşların kendi kaderini tayin etme iradesi ve kararlılığıdır. Bir kez yaşayan ömrünce unutamaz, Gezi unutturulamaz!
Gezi ruhu Boğaziçi’ndeki gençlerdedir, 142 gündür her hava koşulunda rektörlüğe sırtını dönerek bekleyen akademidedir. Gezi direnişi İstanbul Sözleşmesi için tüm yurtta sokaklara çıkan, kolluk şiddetine rağmen pes etmeyen kadınlardadır, İkizdere’de yolları kesilse de dik yamaçlardan, sarp yollardan iş makinaları önüne çıkmayı başaran, Van Gürpınar’da üzerlerine ateş açılsa da haklarını savunmaya devam eden köylülerdedir. Biz size yalvarmayacağız, çayımızı satacağız diyen ve geri çekilmeyi reddeden Hopa’nın, emeğine sahip çıkışındadır Gezi.
1 Mayıs alanlarında saldırıp gözaltına aldığınızda, kolları arkadan kelepçelenmiş, başı asfalta yapıştırılmış olsa da kameralara gülümsemeyi başaran gözlerdedir Gezi.
Soma’da, Çorlu’da, Hendek’te, Aladağ’da ve ülkeye yayılmış tüm kadın cinayetleri davalarında yükselen adalet taleplerindedir Gezi.
Gezi’nin yargılanmak istendiğini ancak defalarca açılan davalarda Gezi’nin haklılığı ve gerçekliği karşısında iktidarın her seferinde yenildiğini vurgulayan Atalay, “Gezi, defalarca ortaya saçılan mafya-devlet-sermaye-çete ilişkilerine benzemez. Onlar çetelerle, mafyayla rant peşinde koşarlar, biz bir fidana su vermek için”
Bu sırada, “Halka değil çetelere barikat”, “Gezi şehitleri ölümsüzdür”, “Gezi’de düşene dövüşene bin selam” sloganlarıyla ailelerin sokağa alınması beklendi. Sık sık Gezi şehitlerinin isimleri okundu.
İHD’nin sokağında buluşup TMMOB’a geçmek isteyen kitle, TMMOB önündeki polis barikatı nedeniyle Taksim Dayanışmasının eylemine katılamayınca açıklamayı barikat önünde yaptı.
TİP ile HDP milletvekilleri, Birleşik Mücadele Güçleri, Kaldıraç, SYKP, DAF, SODAP gibi kurumların içinde olduğu kitle bulunduğu noktada bir eylem gerçekleştirdi. Burada kitle adına ise açıklamayı Berkin Elvan’ın kızkardeşi Gamze Elvan okudu. Kitle tarafından sık sık “Gezi’de düşene dövüşene bin selam”, “Bu daha başlangıç mücadeleye devam”, “Polis defol bu sokaklar bizim”, “Direne direne kazanacağız” sloganları haykırıldı.
Birleşik Mücadele Güçleri; “Birleşik Mücadeleyle yeni Gezilere”, “Yeni ayaklanmalarla zafere ulaşılacak”, “Mafya düzeniniz yenilecek”, “Nurhak’tan Gezi’ye Birleşik Mücadele kazanacak” vb. yazılı dövizlerle eyleme katıldı.
Berkin Elvan’ın annesi Gülsüm Elvan, polis ablukasına tepki göstererek, Gezi şehitlerinden, 14 yaşında çocuğu Berkin’den duyulan korku nedeniyle bunun yapıldığını dile getirdi.
Eylemde HDP Milletvekili Musa Piroğlu ile TİP Milletvekili Ahmet Şık söz alarak eylemin yasaklanması ve polisin kitleyi engellemesine tepki gösterdi.
