12 Haziran 2016’da Orlando’da, katil-tecavüzcü DAİŞ çeteleri bir gay bara saldırmış, 49 LGBTİ+’ı katletmişti. LGBTİ+’lara dönük DAİŞ’in bu nefreti, TC topraklarında LGBTİ+’ların eylem yapmasına dönük yasaklarla bir kez daha yaşatılıyor.
Orlando Katliamı’nın 4. yıldönümünde Kadıköy’de LGBTİ+ aktivistlerin çağrısıyla biraraya gelen LGBTİ+’lar ve Kadınların Kurtuluşu, SKM, ÖGK, HDP/HDK Gençlik ve Kadın Meclisleri ile Yeni Demokrat Kadın’ın eylemi öncesi Kadıköy İskele’yi ablukaya alan polis, Kadıköy sınırları içerisinde Orlando Katliamı anmasını yasaklarını duyurdu. Çok sayıda polis ve gözaltı aracı ile alanı saran polisin bu nefret tutumu üzerine kitle adına Yıldız İdil Şen bir açıklama yaparak alandan ayrılacaklarını duyurdu:
“4 yıl önce 49 arkadaşımızın katledildiği Orlando Katliamını anmak için geldiğimiz bu alanda Kaymakamlık yasak koymuş ve bu konuda hiçbir şekilde Kadıköy sınırları içerisinde anma yapmak yasak demiş. Bizler bu kararı tanımıyoruz. Ama şu anlık sadece bu yasağa uymamız gerektiği söyleniyor ve dağılıyoruz.”
“Yasaklar nefretin bir ürünüdür”
Ancak Kadıköy İskele’yi terk eden LGBTİ+ ve kadınlar bu yasağı protesto etmek ve Orlando Katliamı’nı anmak için Kadıköy sokaklarında yeniden buluştu.
LGBTİ+ ve kadınlar “Bugün Kadıköy Kaymakamlığı bize Kadıköy sınırları içerisinde Orlando Katliamı’nı anmanın yasak olduğunu bildirmiş ve dağılmamızı emretmişti. Bizler kadınlar ve LGBTİ+’lar olarak Kaymakamlığın verdiği bu yasağı tanımıyoruz. Kaymakamlığın bu yasağı LGBTİ+’lara dönük nefret politikasının sonucudur, ürünüdür” dediler.
“Vardık, varız, var olacağız”
“Nefrete inat, yaşasın hayat”, “Orlando’yu unutma, unutturma”, “Geceleri de sokakları da meydanları da terk etmiyoruz” ve “Homofobik devlet yıkacağız elbet” sloganları atan kitlenin eylemi sırasında Kadıköy halkı da alkışlarla eyleme destek verdi.
Daha sonra Kadıköy çarşıda bir açıklama yapan kitle “Alışın her yerdeyiz. Biz LGBTİ ve kadınlar olarak bu yasağı tanımıyoruz. Geceleri de meydanları da terk etmiyoruz ve bulunduğumuz her alanda kadın ve LGBTİ+ mücadelesini daha da ileriye taşıyacağımızı ve Rosa Luxemburg’un dediği gibi vardık, varız, var olacağız, kurtuluşa kadar savaşacağız” dedi.
