İstanbul: “Umudu Tohumca Büyütüyoruz” şöleni tüm coşkusuyla devam ediyor. Erdal Bayrakoğlu, Grup Haykırış, Marsis sahne aldı. Açlık grevlerinin damga vurduğu şöleni sunan Laz Marks, “Biz Karadenizlilerden az devrimci çıkar ama sağlam çıkar. Kemal Pir gibi, Cihan Alptekin gibi, Kazım Koyuncu gibi…”
Agire Jiyan’ın ardından sahneyi bu kez Erdal Bayrakoğlu aldı. Lazca ezgilerle kitleyi coşturan Bayrakoğlu, “Tohum’la tanışmam 90’ların sonuna rastlıyor. Tohum’un yeniden yeşerdiğini görmek beni çok mutlu ediyor” dedi. Bayrakoğlu; Lazca dillendirdiği “Çav Bella” türküsünü 61 gündür hapishanede açlık grevinde olan tutsaklara armağan etti.
“Ölür mü be yoldaşlar…”
Bayrakoğlu’nun ardından Pınar Aydınlar “Kürdün Gelini” türküsünü dillendirdi.
DHF tarafından gönderilen mesaj okundu ve sahneye bu kez Grup Haykırış çıktı. “Kaypakkaya Şiarıyla” marşı ile başlayan Haykırış, 61 gününü dolduran açlık grevlerini sahiplendiklerini belirterek, “İçimizdeki Partizan coşkusuyla sizleri selamlıyoruz” dedi. Alkış ve sloganların devam ettiği dakikalarda bu kez “Ölür mü be yoldaşlar, ölür mü Partizanlar, yoldaş İsmail, heval İsmail, ölmez İsmail” türküsü salonda yankılandı.
“Yaşamı uğruna ölecek kadar seviyoruz”
“Onlar bizi, halkı görmez; üç-beş kendini bilmezin peşinde koşarlar. Ama aralarında bazıları vardır ki onlar da burada ve halkın, işçinin, emekçinin haberini yaparlar” denilerek şölene katılan ve şölene destek veren Özgür Radyo, Cem TV, Cem Radyo, Yol TV, İMC, TV 10 ve Özgür Gelecek selamlandı.
Sahnede sıra Marsis’e geldiğinde Karadeniz ezgileri ile şölene katılanları coşturdu. “Halaylarla horonları buluşturalım” diye çağrı yapan Marsis’in çağrısına uyan kitle horona durdu.
Selamlama sonrasında söz alan Şükrü Yıldız şöyle konuştu:
“Biz Munzurlarda doğduk, Kürecik’te dinlendik, Diyarbakır’da yatıyoruz. Bize ölümü istiyorsunuz diyenler, biz yaşamı uğruna ölecek kadar kutsuyoruz. Siz İbrahim Kaypakkaya, Mazlum Doğan, Kemal Pir öldü mü sanıyorsunuz? Hayır, onlar biz yaşadığımız ve yaşamı uğruna ölecek kadar sevenler açlık grevinin 61. Gününde olduğu için yaşıyorlar.”
Ardından sahneyi şiirleriyle Mehmet Özer aldı ve kitleyle “Bıçak kemikte” şiirini söyledi.
