Güncel

Halk mı “şüpheli”, egemenler mi?

Yargıtay başkanı İsmail Rüştü Cirit, Okan üniversitesinde yaptığı konuşmada “80 milyonluk ülkemizde 6 milyon 900 bine yakın şüpheli var” dedi.

Yargıtay başkanı yaptığı bu açıklamayla özellikle OHAL sonrası mahkemelerde artan hukuksuzlukları bir kez daha gözler önüne serdi. Konuşmanın devamında şüpheli diye adlandırdığı kişiler hakkında soruşturma yürütüldüğünü ve bu kişilerden 1 milyonu hakkında hapis, para cezası gibi yaptırımlarda bulunulduğunu söyledi. Yargıtay başkanının bu açıklamasına göre hemen hemen ülkedeki her 10 kişiden biri suçlu konumuna düşüyor. Her 10 kişiden birinin şüpheli diye nitelendirildiği bir toplumda akla şu soru geliyor. Ya toplum çok büyük bir çürüme ve yozlaşma içinde yada yargı sisteminde bir bozukluk var. Çünkü normal bir ülkede her 10 kişiden birinin şüpheli olarak nitelendirilmesi o ülkenin büyük bir kaos içinde ve o ülkede yönetme krizinin olduğunu gösterir. Çünkü her 10 kişiden biri şüpheli demek, bir okuldaki yada iş yerindeki her 10 kişiden biri şüpheli demektir. Ya da 10 ailenin yaşadığı bir apartmanda ki bir ailenin komple tüm fertlerinin şüpheli yada suçlu olduğunu gösterir. Yukarıda da bahsettiğimiz gibi böyle bir rakam ülkede ki yargı sisteminin içine düşmüş olduğu içler acısı hali gözler önüne seriyor.

Özellikle son 1-2 yıldır sonuçlanan mahkemelere baktığımızda bunu daha iyi görüyoruz. Örnek olarak ülkedeki tutuklu gazeteciler, kamuda yaşanan ihraçlar bunun en büyük göstergesidir.

Peki Yargıtay başkanının bahsettiği 6 milyon 900 bin şüpheli kimdir? Kimler bu rakamın içindedir? Halk nezdinde bu sorunun cevabı basittir. Halka karşı kim suç işlediyse suçlu da şüpheli de odur. Kadınlara tecavüz edenler, daha fazla kar için işçilerin ölümüne sebep olanlar, HES’ler ile doğayı mahvedenler, köyleri ve şehirleri yerle bir edip insanları yıllardır yaşadığı yerlerden göçe mecbur bırakanlar sonrasında da bu şehirleri uyuşturucu gibi adli suça sürükleyenlerdir. Fakat egemenler nezdinde bunlar suç kapsamından değil, onların egemenliklerini sürdürmeleri için gerekli olan ve yapılması gerekenlerdir. Egemenlerin bahsettiği bu 6 milyon 900 bin kişi kimdir sorusu aslında egemenlerin suçlarını da açığa çıkarıyor. Yargılananlara ve şüpheli, suçlu ilan edilenlere baktığımızda görevi halka doğruları aktarmak olan gazeteciler, akademisyenler, kamu personelleri, işçiler ve ezici çoğunluğu da insanca yaşam için mücadele veren devrimci ve yurtseverlerdir. Devrimci ve yurtseverlerin haklarında açılan davalara baktığımızda ise egemenlerin kendi hukuk kurallarını bile ihlal eden sözde yargılamalarla karşılaşıyoruz. Özellikle de OHAL döneminde kurulan istinaf mahkemeleri ile alt mahkemelerin verdikleri kararlar kısa sürelerde onaylanmaktadır.

Tüm bunlara yaşananlara baktığımızda Yargıtay başkanına esas suçlu kimin olduğunu tekrar tekrar hatırlatmak gerekiyor.

 

(Bir Özgür Gelecek okuru)

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu