Güncel

Halk Ordusu Genel Komutanlığı’ndan açıklama: “İşgal kırılacak, direniş kazanacak!”

tkpml.com sitesinde yer alan bir habere göre TKP-ML TİKKO Genel Komutanlığı tarafından yapılan açıklamada, TC devletinin Rojava’ya yönelik işgal saldırısına tepki gösterildi ve işgalin kırılacağı, direnişin kazanacağı ifade edildi..

TKP-ML TİKKO Genel Komutanlığı adına yapılan açıklamada “TC faşist diktatörlüğü, 9 Ekim’den bu yana AKP-MHP koalisyonu öncülüğünde Rojava/Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetim (KDSÖY) topraklarına saldırmakta ve işgal etmektedir. Askeri olarak eğittiği ve beslediği DAİŞ artığı çeteleri ‘Suriye Milli Ordusu’ adı altında yeniden piyasaya sürerek Rojava topraklarını kanla boğmak istediklerini tüm dünyaya ilan etmiş oldular.

Faşist diktatörlük; Ermeni, Rum, Süryani, Keldani, Asuri milliyetleri ve Kürt ulusuna yönelik soykırımlarla dolu tarihine yeni soykırımları eklemenin arifesindedir. Faşist diktatörlük, içine girdiği derin kriz dönemini Rojava topraklarında barış içinde bir arada yaşayan çeşitli ulus, etnik ve inançlardan halkın kazanımlarını yok ederek frenlemek istemekte, bunu fırsata çevirerek iç politikada tüm toplumsal muhalefeti darbeleme hedefini gütmektedir” denildi.

Açıklamada ayrıca “Halkın bu topraklarda daha özgür, adil, demokratik bir yaşam arayışı faşizmin ve onu jandarma olarak sahaya süren emperyalist güçlerin ilk hedefi olmuştur. Rojava Devrimi süresince halk TC beslemesi DAİŞ gericiliğine karşı kahramanca savaşarak 11 bin şehit vermiş ve topraklarını özgürleştirmişti. Rojava devriminin kazanımları, Ortadoğu halkları açısından önemli bir deneyim olarak tarih sahnesinde şimdiden yerini almıştır. Haklı savaşların hangi kazanımları elde edebileceğine dair önemli bir deneyim olan Rojava devrim süreci ne emperyalistlerin ne de bölge faşist ve gerici devletlerin kabul ettiği bir süreç olmuştur. Aksine, devrim sürecinin daha başından itibaren bu devrimi boğmanın planlarını adım adım geliştirmişlerdir.

Halkın özgürlük ideallerine ve yaşamına saldıran güç, faşist TC ve çeteleri ile sınırlı değildir. Bu saldırıya onay ve destek veren Rusya ve ABD’nin başını çektiği emperyalist devletlerdir. Özgürleştirilmiş toprakların yer altı ve yerüstü kaynaklarını pervasızca sömürmenin hesaplarını güdenler, halkın demokratik kazanımlarını da yok ederek kendilerine bağımlı hale getirmek için TC faşizmini yeniden sahaya sürmektedirler. Yaratılmak istenen yönetim modeli demokrasilerden uzak emperyalizme bağımlı uşak bir devlet modelidir” ifadeleri kullanıldı.

Genel Komutanlık açıklamasında “İşgali kır, devrimi savun” ifadelerini kullanarak şu görüşlere yer verdi: “Faşizmin adeta sembolü haline gelmiş TC devleti, halkın özgürlük düşlerini boğmak için başlattığı saldırıda hedefine ulaşamamıştır. Aksine Demokratik Suriye Güçleri (QSD), YPG/YPJ, devrimci-komünist ve enternasyonalist güçlerle birlikte muazzam bir direniş örneği sergilemekte, işgalci faşist çeteler ağır darbeler almaktadır.

Büyük direnişlerin yanı sıra, güç dengelerinin gözetilmesi, halkın güvenliğinin sağlanması, demokratik kazanımların savunulması ve faşizmin geriletilmesi açısından belli diplomatik görüşmelerin ve taktik hamlelerin yapılması anlaşılırdır. Bu durum savaşın yasaları gereğidir. Özgürlük ideallerinden, örgütsel bağımsızlıktan vazgeçmedikçe diplomatik-askeri görüşmeler yapılması anlaşılır bir durumdur. Esas olan işgale karşı silahlı direniştir. Halkın yeniden örgütlenmesi, devrimcilerin daha aktif konum alması, devrimci ve ilerici güçlerle halk güçleri arasındaki birliğin daha fazla güçlendirilmesi direnişin güvence altına alınması için gereklidir. Bu sağlandığı oranda Rojava başta olmak üzere Ortadoğu’da tüm direniş ve isyanlar halkların kurtuluşunu sağlayacaktır.

Emperyalistlerin, işgalci faşistlerin bu bölgeden kovulması için bölge halklarının anti-emperyalist ve anti-faşist temelde ortak mücadelesinin geliştirilmesi devrimci ve komünistler açısından tarihsel bir görevdir. Anın devrimci görevi, Rojava halkını faşist işgale karşı savunmak ve emperyalist kuşatmaya karşı bilinçlendirip örgütlemektir. Öncelikli devrimci görevimiz ise işgalin geri püskürtülmesidir. Bunu olanaklı kılacak tüm görevlerimizi en acil ve titiz bir şekilde yerine getirmektir. Dünyanın dört bir yanından işgale karşı Rojava’yı sahiplenme gösterileri direniş cephesindeki savaşçılara ve halka güçlü bir moral kaynağı olmuştur, emperyalist güçlerin planlarını ciddi şekilde zora sokmuştur. Bu bilinmelidir.

İddiamız odur ki; bugün çetelerine karşı savaştığımız faşist TC devletine karşı yükseltilecek halk savaşıyla faşizm bu topraklardan sökülüp atılacaktır. Türkiye’de gerçekleşecek Demokratik Halk Devrimi, Ortadoğu halklarına önemli oranda nefes aldıracak; çeşitli ulus, milliyet ve inançlardan halkların barış ve huzur içinde bir arada ortak yaşam düşlerini gerçek kılacaktır.”

Açıklama; “Yaşasın Rojava Direnişi!, Biji Berxwedana Rojava!, Faşizm Yenilecek, Ezilen Halklar Kazanacak!, Yaşasın Halk Savaşı!, Yaşasın Proletarya Enternasyonalizmi!” sloganlarıyla bitirildi.

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu