Emek

BYUAŞ işçileri grevde!

İstanbul: BYUAŞ (Bakırköy Yapı İnşaat Ulaşım Hizmetleri A.Ş.) işçileri Bakırköy Belediyesi ile Toplu İş Sözleşmesi (TİS)’nde sonuç alınamaması üzerine bugün greve çıktılar; Bakırköy Özgürlük Meydanı’na direniş çadırını kurdular.

TİS sürecinde sendikalı oldukları gerekçesiyle 3 işçiyi işten çıkaran ve 1 işçiyi de sürgün eden Bakırköy Belediyesi, 1983 yılından beri Bakırköy Belediyesi’nde örgütlü olan Belediye-İş Sendikası 2 No’lu Şube’nin örgütlenme faaliyetini engellemek için ayrıca Genel-İş sendikasını kendine yandaş seçmiş; Belediye-İş Sendikası üyelerini sendika değiştirmeye zorlamış ve hatta üyelerin sendikadan istifa etmeleri için ayrıştırma ve baskı yöntemlerine başvurmuştu.

BYUAŞ işçileri TİS’te sonuç alınamaması üzerine bugün İncirli Dikilitaş’ta toplanma çağrı yaptılar. Saat 13.00’da bir araya gelen işçiler “Atılan işçiler geri alınsın, toplu iş sözleşmesi imzalansın” ve “İşveren toplu iş sözleşmesini uygula, sendikal tercihime karışma!” pankartları açtılar; grev halayları çektiler. Burada 21 Mart Dünya Down Sendromu Farkındalık Günü nedeniyle yürüyüş yapan kitle ve yoldan geçen araçlardan  destek gören işçiler, “Atılan işçiler geri alınsın”, “Zafer direnen emekçinin olacak”, “Yaşasın örgütlü mücadelemiz” ve “Örgütlü bir halkı hiçbir kuvvet yenemez” sloganları eşliğinde Bakırköy Özgürlük Meydanı’na doğru yürüyüşe geçtiler.

Bakırköy Özgürlük Meydanı’nda  DDSB (Devrimci Demokratik Sendikal Birlik), Devrim İşçi Partisi, Halkların Demokratik Partisi Bakırköy Şubesi, Hava-iş Sendikası, Tüm-Bel-Sen 1 No’lu Şube Kurulu üyeleri, Tüm-Tis 1 No’lu Şube ve Kızılbayrak gibi sendika, parti ve DKÖ’lerin katılımı ile sonlanan yürüyüşün ardından yapılan basın açıklamasında ilk olarak KESK’e bağlı Tüm Bel-Sen 1 Nolu Şube Başkanı Kadri Kılıcı söz aldı.

CHP’nin çelişkilerinin somut hali: Bakırköy Belediyesi

Kılıcı, Bakırköy Belediyesi’nin CHP’li olduğunu dikkat çekerek “CHP’nin alınterine, emeğe değin açıklamalarına baktığımızda bu süreç tam tersini gösteriyor” dedi; işçileri işten atan, sürgün eden belediyecilik anlayışına karşı direnişle karşılık verileceğini hatırlattı. Kılıcı “Sonuna kadar sürecin takipçisi olacağız” dedi.
Ardından söz alan Türk-İş 1. Bölge Temsilcisi Faruk Büyükkucak ise işçilerin masabaşında çözüm istemesine rağmen belediyenin gerekli hassasiyeti göstermediğini ifade etti; belediye işçilerinin mücadelesine ilişkin “Mücadeleniz mücadelemizdir” dedi.

Büyükkucak’ın “Birleşe birleşe kazanacağız” sloganıyla karşılanan sözlerinin ardından Belediye-İş Sendikası İstanbul 2 No’lu Şube başkanı Erol Özdemir basın açıklaması yaptı. Özdemir, Temmuz 2014’te BYUAŞ’ta yetki almalarından bu yana belediye yönetiminin kendileri ile masaya oturmadığını belirterek başladığı açıklamasında ‘‘Bu süreç içinde işverenin katı ve uzlaşmaz tutumundan kaynaklı anlamaya varılamamıştır. Bu sebeple 21.03.2015 bugün itibariyle GREV uygulamasını başlatmış bulunmaktayız. Bu sürede anlaşmak için yaptığımız çağrılarımıza işveren bir baştemsilcimizi ve üç işçi arkadaşımızı işten atarak cevap verdi. Üyelerimizi sendika değiştirmeye ve sendikamızdan istifaya zorlayarak her türlü ayrıştırma ve baskı yöntemine başvurmaktadır. İşveren sendikal örgütlülüğe tahammülsüzlük göstermekte, bazı birim müdürleri, başkan yardımcıları aracılığıyla işçiler tehdit edilmekte, sendika yönetici ve temsilcilerimiz hedef gösterilmekte, karalama kampanyası yapılmaktadır’’ dedi.
‘Belediye Başkanı Belediye-İş sendikasını istemiyor, Genel-İş’i destekliyor…’söylemleriyle üyelerinin zorla DİSK’e bağlı Genel-İş’e üye yapılmaya çalışıldığını kaydeden Özdemir, ‘işten atılan işçiler bu işbirlikçilerce suçlanmaktadır” diyen Özdemir, DİSK ve Genel-İş yöneticilerine bahsedilen tutumlarından vazgeçme çağrısında bulunurken daha sonra Belediye Başkanı Bülent Kerimoğlu’na seslendi ve işten atılan işçilerin geri alınması, kadın sendika temsilcisinin görevine iade edilmesi ve toplu sözleşmeden elde ettikleri hakların tanınmasını istedi.

Yapılan açıklamanın ardından grev halayı çeken işçiler, bir yandan da meydana grev çadırlarını kurdular. Ardından Bakırköy Belediyesi önüne giderek burada “Bu işyerinde grev var” pankartı asan işçiler, pankartı astıktan sonra grev çadırlarına geri döndüler ve 24 saat boyunca grev nöbetinde olacaklarını bildirdiler.

IMG 5091Kadın haklarını savunduklarını iddia edenler, bir kadını mağdur etti!

Eylemin ardından Belediye-İş Sendikası işyeri temsilcisi olan ve sendikalı olduğu gerekçesiyle hayvan barınağına sürgün edilen Rahime Duman ile yaşadığı sürece ilişkin Özgür Gelecek Gazetesi olarak söyleşi gerçekleştirdik. Duman, sendikalı olduklarından kaynaklı baskı görmeye başladıklarını aktararak CHP’nin kadına, emeğe dair paneller düzenlediğini, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü için Lenin’in sözlerinin yazılı olduğu pankartları Bakırköy’de meydanlara astığını belirtti.

Ancak bu pankartları astıklarının ertesi gününde bir kadın işçiyi hayvan barınağına, sendikalı olduğu gerekçesiyle sürgün ediyorlar” diyerek yaşadığı süreci aktaran Duman, yine sendikal çalışmalara önderlik eden işçi arkadaşlarının mobbinge maruz kaldığını aktardı. İş seçmediklerini, sadece emeklerinin karşılığını görmek istediklerini ifade eden Duman, “Maaşınız yattı, sigortanız yatıyor daha ne isteyeceksiniz?” şeklindeki ifadelerle karşı karşıya kaldıklarını belirtti. Sendikal faaliyetlerinin tehditlerle engellenmeye çalıştığını dile getiren Duman, “Biz insanca yaşam hakkı istiyoruz, haklarımızı istiyoruz” diyerek TİS sürecinde uzlaşıya varılmamasının sebebi olarak greve gittiklerini aktardı. “Bize ‘Taşeronu unutun, TİS’i kadrolu belediye işçileri için yapın’ dediler” şeklinde belediyenin TİS sürecindeki söylemlerini açıklayan Duman, sendika olarak bunu kabullenemeyeceklerini vurguladı.

[widgetkit id=1116]

 

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu