H. Merkezi: Hapishanelerde yaşanan hak ihlallerine ilişkin İHD Genel Merkezi’nde basın açıklaması gerçekleşti. Açıklamada, hapishanelerde 357’si ağır olmak üzere, toplam bin 25 hasta tutsağın olduğu belirtildi.
İnsan Hakları Derneği (İHD) Genel Merkezi’nde yapılan açıklamada konuşan İHD Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan, hapishanelerde 357’si ağır olmak üzere toplam bin 25 hasta tutsağın olduğunu söyledi. Türkiye’nin, hasta tutsaklara yönelik tavrının 1980’lerden bu yana değişmediğine dikkat çeken Türkdoğan, özellikle darbe girişimi sonrasında ilan edilen OHAL ile birlikte hasta tutsakların durumlarının daha da ağırlaştığını vurguladı.
“Tüm ağır hasta mahpuslar serbest bırakılmalı”
Türkiye’nin hasta tutsaklar için imzaladığı uluslararası birçok sözleşmeye rağmen gereklilikleri yerine getirmediğini ifade eden Türkdoğan, Türkiye’nin BM İşkenceye Karşı Sözleşmenin Seçmeli Protokolü’ne (OPCAT) aykırı davrandığını söyledi. Son olarak hapishanelere ilişkin İHD’nin taleplerini sıralayan Türkdoğan, Türkiye’deki mevzuatın uluslararası insan hakları hukukuna ve tutsak haklarına uygun hale getirilmesi gerektiğini belirtti. Türkdoğan, konuşmasının devamında şu ifadelere yer verdi: “Başta İmralı F Tipi olmak üzere tecridin kaldırılması ve cezaevlerinde insani yaşam standartları oluşturulmalı. Ceza İnfaz Kanunu’nda ağır hasta mahpusların serbest bırakılmasını engelleyen hükümler değiştirilmeli ve cezaevinde bulunan tüm ağır hasta mahpuslar serbest bırakılmalı. Adli Tıp Kurumu’nun resmi bilirkişi olarak varlığına son verilmeli. Cezaevleri, özellikle hasta mahpuslar İHD, TİHV, TTB gibi kuruluşların denetimine açık hale getirilmeli.”
Tutuklu gazeteci Hayati Yıldız, avukatları aracılığı ile gönderdiği mektupta hasta tutsak Ahmet Bayar’ın durumuna dikkat çekti. Yıldız, mektubunda 4 aydır tutuklu bulunan akciğer kanseri Ahmet Bayar’ın ağrılarının hafiflemesi için kullanılan ağrı kesici bantların işlevini yitirdiğini belirtti. Yıldız, mektubun devamında şu bilgileri paylaştı: “Yoğun aralıklarla yaşadığı baş dönmeleri ve geceleri aşırı terleme durumu söz konusu. Hapishaneye getirildiği günlerde nispeten daha iyiydi; şimdilerde aile görüşü ve revir yahut hastaneye sevklerin dışında yürüyecek takate sahip değil. Ayrıca bilinç kaybı yaşıyor.”
