KESK, OHAL kararnamesiyle ihraç edilen kamu emekçilerinin işlerine iade edilmesi amacıyla Kadıköy’de yaptığı eylemde yapılan konuşmada, “İktidar ihraçlarla boşalttığı yerlere kendi kadrolarını yerleştirmek istemektedir” dedi
“KHK’lar gidecek biz kalacağız” pankartının açıldığı eylemde KESK İstanbul Şubeler Platformu adına konuşan Mesut Mike, 2016’da gerçekleşen darbe girişiminden sonra, demokrasi zaferi kutlayanların günümüzde demokrasiyi yok ettiklerine dikkat çekti.
KHK ve Yüksek Disiplin Kurulu kararlarıyla KESK’ten 4770 kişinin çalışma hakkı gasp edilerek ihraç edildiğinin altını çizen Mike, “İktidar zaman kazanarak bir yandan da ihraçlarla boşalttığı yerlere kendi kadrolarını yerleştirmek istemektedir” dedi.
Mike, siyasi iktidarın kamu atamalarında güvenlik soruşturması adı altında hukuksal dayanağı olmayan yöntemle, muhalif görüşlü kişileri kamudan uzaklaştırdığını ifade etti.
“KESK olarak bunu değiştirmek adına verdiğimiz sözün sonuna kadar takipçisi olacağız” diyen Mike, 21 Şubat Dünya Anadil Günü konusunda ise şunları söyledi: “Ülkemizde konuşulan birçok dil yok olmakla karşı karşıya bir an önce önlem alınması gerekiyor bir dilin ölümü insanlığın ölümüdür. Asimilasyon insanlık suçudur. Anadilde eğitim yapılmaz ise o dilin edebiyatı kültürü oluşturulamaz edebiyatı basını eğitimi olmayan dil ölmeye mahkum edilir. O nedenle ivedilikle yasal düzenlemeler yapılarak anadilinde eğitim başta olmak üzere anadilinde kamu hizmetlerine olanak tanınmalıdır.”
Hükümete, işsizliği, açlığı önleyen ve adaletsizliklere son veren politikalar uygulaması konusunda çağrı yapan Mike, Suriye’deki savaş politikasından vazgeçilmesini isteyerek “Savaşa harcanan bütçenin açlığı, işsizliği önlemeye dönük projelere, demokrasiyi ve sosyal adaleti tesis eden politikalara harcanmalıdır” şeklinde konuştu.
Mike, ihraç edilen emekçilerin iade edilmesini talep ederek, sonuna kadar mücadeleye devam edeceklerini vurguladı.
