İstanbul: Galatasaray Lisesi Meydanı’nda İHD İstanbul Şubesi’nin Hapishane Komisyonu çağrısıyla bir araya gelen insan hakları savunucuları Süleyman Cihan için adalet istedi.
Eylemde ilk olarak Sezgin Tanrıkulu, Hayrettin Eren’in abisi İkbal Eren ve Süleyman Cihan’ın abisi Ahmet Cihan söz alarak konuşmalar yaptı.
Ahmet Cihan yaptığı konuşmada, Süleyman Cihan’ı savcı Erdoğan Savaşer tarafından ilk 85 gün boyunca gözaltında olduğunu inkar ettiğini ancak artık inkar edemeyince bir duruşmada kabul ettiğini dile getirdi ve Erdoğan Savaşaer’in soruşturma savcısı ve infazına tanıklık eden bir savcı olduğunun bilgisini verdi.
Ahmet Cihan, Süleyman Cihan dosyasının sürecini anlatarak yıllar içinde yaşanan hukuksuzluğa dikkat çekti ve yaşanan onca hukuksuzluğa karşın mücadeleye devam edeceklerini vurguladı.
Ahmet Cihan’ın konuşmasının ardından Cumartesi Eyleminin bu haftaki açıklaması Gülseren Yoleri tarafından okundu.
23 kişi ‘işkencede gördüm’ demesine rağmen gözaltında olduğu reddedildi
Yoleri, “696 haftadır insan haklarına, demokrasi ve hukuk devleti değerlerine dayanan bir siyasi kültür ve sistem talebiyle Galatasaray’dayız. 696 haftadır Galatasaray’dan bir ülke için en tehlikeli şey toplumun hukuksuzluk ve adaletsizlik üreten keyfi yönetimler karşısında sessiz kalması, bu durumu kanıksamasıdır diyoruz.” diyerek sözlerine başladı.
Yoleri, 696. haftada 12 Eylül Askeri Darbesinin hukuksuzluğunda gözaltında kaybedilen ve sonraki iktidarlar tarafından da dosyası cezasız bırakılan Süleyman Cihan için buluştukları dile getirdi.
Otobüsten indirilerek gözaltına alınan Süleyman Cihan, İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ne götürüldüğünü, ailesi tarafından gözaltında olduğu öğrenmek için tüm girişimlerinin sonuçsuz kaldığı belirten Yoleri, İstanbul Sıkıyönetim Komutanlığı Askeri Savcılığı ve gözaltı işlemini gerçekleştiren İstanbul Emniyet Müdürlüğü, 23 kişinin “Emniyette işkencede gördüm” diye tanıklık ettiği Süleyman Cihan’ın gözaltına alındığını reddettiğini dile getirdi.
“Hakikati ve adaleti engelleyen şüpheliler için etkin soruşturma istiyoruz”
Yoleri açıklamasının devamında, 85 gün süren ısrarlı arayışın sonunda Süleyman Cihan’ın ağır işkence sonucunda öldürüldüğü ve kimliği bilinmesine rağmen Zindanarkası Mezarlığı’na “meçhul kişi” olarak defnedildiği gerçeğine ulaşılmasıyla ve Süleyman Cihan’ın 29 Temmuz’da gözaltına alındığı kabul edildiği belirterek, “Süleyman Cihan’ı işkenceyle öldürüp bedenini kaybetmeyi amaçlayarak insanlığa karşı suç işleyen, suçun işlenmesine azmettiren, suçun ortaya çıkmasını önlemek için delilleri karartan, kovuşturmayı önleyerek hakikati ve adaleti engelleyen şüpheliler hakkında etkin soruşturma yapılarak, ceza adaletini sağlayacak bir yargılama sürecinin başlatılmasını talep ediyoruz. Süleyman Cihan için, Kayıplarımız için Adalet İstiyoruz!” şeklindeki sözleriyle sona erdi.
