Mersin: Mersin Üniversitesi kız öğrenci yurdunda hayatını kaybeden Bahar Salim için bugün saat 16.40’da bir eylem gelişti. Uğur Oral konferans salonunun civarında bulunan öğrenciler Rektör ve Rektör Yardımcısı ile karşılaşınca Bahar’ın ölümü ile ilgili konuşmak istediler ancak Rektör kaçarak kendini kurtardı. Rektör yardımcısı Yüksel Özdemir ise öğrencilerin elinden kaçıp kurtulamadı ve böylelikle eylem başladı.
“Kendilerine arabası olan bir sevgili bulsunlar!”
Uğur Oral konferans salonu önünde başlayan eylem, aralarında YDG’liler ve birçok gençlik örgütünden öğrencilerin de yoğun katılımıyla kız yurdunun önüne kadar devam etti. Kitlenin yaşanan olaya karşı öfkesi ve acısı ise dikkat çekti. “Öğrenci uyuma Bahar’ına sahip çık”, “Öğrenciler ölüyor rektör susuyor”, “Rektör istifa!”, “Rektör evine görev senin neyine” gibi sloganlar atıldı. Öğrencilerin zoruyla çaresiz bir şekilde yurda kadar yürüyen Yüksel Özdemir ile öğrenciler arasında sık sık tartışma yaşandı. Yaşanan tartışmalarda Rektör Yardımcısı’nın öğrencilere karşı kullandığı alaycı dil ve tavır ise onların bu olaydan ne kadar ‘acı duyduklarının(!)’ bir göstergesiydi. Zira Rektör Yardımcısı’nın “Bahar’ın ölümü Allah’ın emri, olacağı varmış” yorumu ve yurt güvenlik görevlisinin öğrencilerin ulaşım sıkıntılarını dile getirmesi üzerine “Kendilerine arabası olan bir sevgili bulsunlar” ‘tavsiyesi’ bir insanın ölümü karşısında nasıl da vicdansızlaştıkları ve insanlıktan çıktıklarını gösteriyordu.
Öğrenciler sordu, Rektör Yardımcısı’nın ‘tansiyonu Yüksel’di’
Yurda doğru yapılan yürüyüş esnasında, öğrencilerin sık sık sorularıyla karşı karşıya kalan Rektör Yardımcısı Yüksel Özdemir, olayın gerçekleşmesinde hiçbir suçlarının olmadığını bunun normal bir olay olduğunu dile getirirken öğrencilerin sorduğu çoğu soruya cevap veremedi. Ailelerinin onları Mersin Üniversitesi Rektörlüğüne emanet ettiğini ancak Rektörlüğün ise bu zamana kadar öğrenciler için soruşturmalar, fişlemeler ve cezalandırmalardan başka bir şey yapmadığını dile getiren öğrencilerin: “Rektörlük makam aracına binmek değildir. Bu üniversitenin bütün sorunları ile birebir Rektör’ün ilgilenmesi gerekirken üniversite yurdunda hayatını kaybeden iki öğrencinin sorumluluğu kabul edilmemektedir. Okul açılalı yaklaşık dört ay oldu ancak kız yurdunun hala bir yolu yok. Öğrencilere yolun yapımı ile verilen sözler hala yerine getirilmedi. Biz arkadaşımızı kaybettik onun canın bedelini kim ödeyecek?” şeklindeki tepkileri ve soruları karşısında Yüksel Özdemir, sadece “Tansiyonum yükseldi” diyebildi.
Talepler net, geri dönüş yok!
Yurt önüne gelindiğinde ise yurtta kalan öğrencilerin de eyleme dahil olması ile birlikte kitle daha da kalabalıklaştı. Burada, yurtta kalan öğrenciler Yüksel Özdemir’in yurda girmesini istedi fakat Rektör Yardımcısı yurda girmeyi kabul etmedi. Bunun üzerine yurtta kalan öğrenciler, sloganlarla yurdun önüne çıkarak yurt önündeki kitleye katıldı. Yurt önünde oturma eylemi gerçekleştiren öğrencilerin arasından bir kişi rektör yardımcısına taleplerini iletti. Öğrencilerin talepleri şöyle sıralayabiliriz: “Öncelikli olarak bir hafta için de yurt yolu yapılacak aksi takdirde olacaklardan biz sorumlu değiliz,
Bahar Salim’in ailesinden okulun resmi sitesinden özür dilenecek ve Rektörlük hatasını kabul edecek,
Yurttan okula gerçekleştirilen ring seferlerinin sayısı arttırılacak ve ayrıca minibüslerin de yurttan okula ücretsiz taşıma yapması sağlanacak,
Şehir içinden yurt önüne kadar ulaşım sağlanacak,
Yurt sorunlarının tamamı çözüme kavuşturulacak”
“Çıkışlar kapalı, bizimle yürüyeceksin Yüksel”
Daha birçok talebi olan fakat burada en acil taleplerinin iletilmesinin ardından öğrenciler, yurt önünden Rektörlüğe doğru yürümeye başladı. Yüksel Özdemir burada ise makam aracına binmek istedi. Buna izin vermeyen öğrenciler Yüksel Özdemir’i alıkoyarak kendileriyle birlikte Rektörlüğe kadar yürümeye zorladı. Yürüyüş esnasında kaçabileceği bütün yolları öğrenciler tarafından kapatılan Yüksel Özdemir’in öğrenciler karşısında çaresizleşti. Burada yaşanan tartışmalarda Özdemir sık sık “Kendi iradem dışında kimse beni yürümeye zorlayamaz” dedi fakat öğrencilerden gelen “Bahar da kendi iradesi dışında öldü hocam, siz burada iradeniz dışında iki dakika yürümüşsünüz çok mu?” sorusu karşısında acizleşti. Zaten bu cümlesinin dışında da pek bir şey söyleyemiyordu artık.
Öğrencilerin alıkoyması sonucu mecburen öğrencilerle beraber Rektörlüğe kadar yürüyen Yüksel Özdemir; öğrencilerin elinden ertesi gün temsilcilerle görüşeceğine dair söz vererek ancak kurtulabildi.
MEÜ’den bir YDG’li
{youtube}http://www.youtube.com/watch?v=gMg7l7qHVNo&feature=youtu.be{/youtube}
{youtube}http://www.youtube.com/watch?v=DqbhZwtEKDo{/youtube}
