İstanbul: Ukrayna’da 26 Nisan 1986’da yaşanan Çernobil faciasının etkileri hala sürüyor. Çernobil nükleer santralinden yayılan radyasyon 28 yıldır tüm canlıların yaşamını tehdit ediyor. Yeni doğan ölümleri, anormal doğumlar, kanser vakaları, tarımda verimsizlik, ekosistemin bozulması gibi geri dönüşü olmayan sonuçlarla yaşamlar yok oluyor. Türkiye’de kurulmaya çalışılan nükleer santrallere karşı mücadele özellikle Çernobil faciasından en çok nasibini alan Karadeniz’de 35 yıldır artarak devam ediyor.
Çernobil faciasının 28. yıldönümünde Adana ve Sinop’ta Nükleer Karşıtı Platform üyeleri nükleer santrallere ve nükleer enerjiye karşı eylemler yaptı.
Adana’da “Nükleer Santral İstemiyoruz” ve “Başka Bir Dünya Başka Bir Enerji Mümkün. Nükleer Santrale Hayır” pankartlarıyla Atatürk Caddesi Abidin Dino Parkı’nda toplandılar.
“Nükleer Santral İstemiyoruz Mitingi”ne Sinop’tan ve illerden otobüslerle gelenler, Sakarya Caddesi’nde bir araya geldi. Uğur Mumcu Meydanı’nda düzenlenen mitingde konuşan Nükleer Karşıtı Platformu Dönem Sözcüsü Zeki Karataş, “Çernobiller bir daha yaşanmasın” demek için toplandıklarını söyledi.
Çernobil faciasının protesto eylemlerinin bir ayağı da İstanbul Kadıköy’de gerçekleşti. Karadeniz İsyandadır Platformu üyeleri ve destekleyici olarak gelen Munzur Çevre Derneği Kadıköy Boğa’da bir araya gelerek Mehmet Ayvalıtaş Parkına yürüdü.
Yürüyüşte “Çernobil’in acısı artık erişti cana, Akkuyu’da Sinop’ta direnelim yan yana” pankartı açıldı. “Nükleere inat, yaşasın hayat”, “Çernobili unutma nükleere bulaşma”, “Nükleer santral istemiyoruz” sloganları atılan yürüyüş, zılgıt ve alışlarla Mehmet Ayvalıtaş Parkında sonlandı. Burada basına açıklama yapıldı.
Açıklamayı Karadeniz isyandadır platformu adına Mustafa Cevdet Arslan okudu. Açıklamada, “Yaşananlara hiçe sayılarak, bu gün Çernobil’in ve Fukişima’nın etkileri tüm dünyada etkileri sürerken hükümet Japonya ile Sinop Nükleer güç santrali Projesi imzalamıştır. Halk süreçten uzak tutlarak, tüm ülkedeki nükleer karşıtlığına rağmen, Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) süreci kapsamında; hiçbir bilimsel sonucu beklemeden Sinop’ta nükleer santral kurulmak istenen alan çevrilmiş, ağaçlar kesilmiştir” ifadelerine yer verildi.
Arslan, yaşanan acılara kayıplara rağmen eli kanlı projelere direnmeye devam ettiklerini, 35 yıldır yaşam alanlarında nükleer santral istemediklerini, mücadele ederek direnerek yaptırmadıklarını ve direnmeye devam edeceklerini söyledi.
Açıklama kısa bir performans gösterisi ile sonlandırıldı.
[widgetkit id=605]
