Kadın

Sarıgazi’de şiddetin kökeni tartışıldı

Dün akşam (12 Kasım) Munzur Kültür Derneği (MÇD)’de, YDK’lı kadınlar ve Partizan okurları olarak, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü kapsamında şiddet atölyesi gerçekleştirdik.

Uzun zamandır toplantılarla ve kahvaltılarla 25 Kasım kapsamında yürüttüğümüz çalışmalara; Sarıgazi’de, “Reyhaneh biziz, biz Arin’iz” şiarıyla gerçekleştirdiğimiz şiddet atölyesi ile devam ettik. Sarıgazi YDK’nın inisiyatifinde örgütlenen atölyede erkek arkadaşların ev yaşantılarına sızdık! Önceden belirlenen konulara (her ne kadar hayatımızın acı ama gerçekleri olsa da) hazırlanarak gelen erkek arkadaşlar ve kadın arkadaşlar konularını anlatarak bir tartışma platformu oluşturdu. Oluşturduğumuz bu atölyede esas amacımız, erkek arkadaşların “yeni yeni sızmaya başladığımız” aile içi yaşantılarındaki mevcut çelişkileri açığa çıkarma ve bu doğrultuda evlerindeki kadınlara gitmekti.

 

Atölyenin konu başlıkları şu şekilde;

Şiddet deyince akla ne gelir?

Şiddetin kökeni ve kadına yönelik şiddet.

Aile içi şiddet aile içi midir?

Devlet şiddeti?

Konular tartışmaya açıldığında özellikle erkek arkadaşlar hayli bir zorlandılar konuşmakta. Tabi konu derin olunca başlaması da epey bir zorluyor insanı. İlk olarak arkadaşlarımızın arasında evli olanlarla başlıyoruz tartışmalara. Elbette ki, söz alan olmadığı için sırayla başlıyoruz konuşmaya. İlk söz erkek arkadaşlara verilerek, evde nasıl birisi olduğu ve kolektif yaşama ne kadar dahil olduğunu sorduk. Aldığımız cevap karşısında hiç de şaşırmadık. Olaydan rahatsız olduğunda ise eşine dönerek “Ben anlatmayayım en iyisi yoldaş anlatsın” oldu. Her ne kadar konumuz erkek arkadaşların ev içi hayatı olsa da, tartışmalar yine dönüp dolaşıp kadın sorununa geldi. Erkek arkadaşların kadın sorununu dışlarında tutarak tartışmaları, sorunu yine kadında aramaları elbette ki yabancısı olduğumuz bir şey değil. Bu tarz toplantıları ve atölyeleri de bu sorunlarımızla yüzleşmek ve çözüm üretmek için yapıyoruz.

Bu platformlarla ve aile ziyaretleri ile ev içi yaşantılarına dâhil olacağız ve denetim mekanizmasını salt faaliyet içi değil erkek/yoldaşların üzerinde de etkin hale getireceğiz. Her ne kadar erkek yoldaşlar, yürüttüğümüz tartışmalarda eksikliklerini kabullenerek ve özeleştiri vererek tartışsa da; bunun ne kadar verimli olduğunu ilerleyen süreçte pratiklerimizde göreceğiz. Uzun soluklu tartışmaların ardından bu toplantıları ve eğitim çalışmalarını rutin hale getirmemiz gerektiği sonucuna vardık.

Tartışmanın sonunda toplantıyı sonlandıran YDK’lı bir kadın arkadaş, “Bu konuyu burada tartıştık bitirdik sanmayın, gözüm hepinizin üzerinde olacak” diyerek sürecin takipçisi olacağımızı özetledi adeta.

 

İstanbul’dan bir YDK’lı

 

 

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu