Gazetemizin bu sayısında referandum tartışmalarına olduğu kadar referanduma ilişkin görüşlerini ve çalışma tarzlarını belirleyen gençlik ve kadınların çalışmalarına da yer verdik.
Referanduma giderken “HAYIR” demenin bile bedel ödemek anlamına geldiğini devletin şimdiye kadar ki HDP milletvekilleri de dahil olmak üzere gözaltı ve tutuklama furyasından görsek de; son olarak devletin beslemesi mafya-tetikçi (ve de geçtiğimiz günlerde bir genç kadına villasında tecavüz edildiği öğrenilince villası basılan ve şu an kendisi bu sebeple aranır duruma düşen) Sedat Peker’in sokakta “HAYIR” çalışması yapanlara dönük “biz de onları sokakta bekliyor olacağız” tehdidiyle, görünen o ki, bu referandum süreci sivil faşistlerin de devreye gireceği ve bedel ödenerek gidilecek bir süreç olacak.
Keza geçtiğimiz yıl 1 Kasım seçimleri öncesinde de AKP ve Erdoğan’a destek için yaptığı bir mitingde bahsi geçen çete lideri “oluk oluk kan akacak” şeklinde açıklamalar yapmış, hemen ardından ise Ankara Katliamı ve sonrasındaki bildik kanlı süreçler yaşanmıştır!
Gazetemiz sayfalarında ayrıca geçtiğimiz günlerde ölümsüzleşen YKP’ML lideri ve TKP’ML’nin onur üyesi Grigor yoldaşa ilişkin açıklamalara da ulaşabilir, devrim ve komünizm şehitlerini anma haftası vesilesiyle düzenlenen etkinliklere yer verdik.
