Gezi İsyanının milyonlara ulaşmasında, yayılmasında öne çıkan faktörlerden biri olan sosyal medya, internet bugün devletin hedefinde.
Hâkim sınıflar, kontrolleri altındaki televizyon ve gazetelere karşılık alternatif bir iletişim ve örgütlenme alanı olarak giderek gelişen ve büyüyen sosyal medyaya, internete, yasak koyarak bu “sorunu” çözmenin peşinde. Gezi İsyanından sonra twitter ve facebook’a yönelik fişlemeleri ve engellemeleriyle bu konuda zaten belli adımlar atan egemenler, gelinen aşamada bunu bir adım ileri taşımanın hazırlığında.
Kuşkusuz bu telaşın bir yanında 17 Aralık sonrası gelişen süreçte bulunmaktadır.
17 Aralık operasyonuyla aralarındaki ittifakın ciddi şekilde parçalandığı egemen sınıflar cephesinde, çıkar dalaşı tüm hızıyla sürüyor. Yerel seçimler yaklaştıkça bu çatışma büyüyerek derinleşiyor.
Son olarak TBMM’de, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Torba Kanun Tasarısı’nın dördüncü bölümünü de görüşerek kabul etti. Bu yasa ile birlikte internet sitelerine sansür getirecek olan ve sansür uygulaması için mahkeme kararının meclisten geçmesini beklemeden Telekomünikasyon İletişim Daire Başkanlığı’na (TİB) sansür yetkisi veren maddeler de geçmiş oldu. Yasa ile mahkeme kararı olmadan site kapatılabilecektir.
Özellikle halk gençliğinin çok yoğun kullandığı sosyal medya ve İnternet’e getirilmesi hedeflenen yasaklar, esasta bizim örgütlenmemizin önüne yeni engellerin çıkarılması anlamına gelecektir.
Biz halk gençliği olarak, Sansrü Yasasını tanımıyoruz, 8 Şubat’ta her yerde sokağa, eyleme çağırıyoruz.
İstanbul İçin
Yer: Taksim
Saat: 19.00
YENİ DEMOKRAT GENÇLİK
