İstanbul: İnsan Hakları Derneği (İHD) Cezaevi Komisyonu üyeleri ve tutsak yakınlarının her hafta bir araya geldiği F Oturumu’nun 190. haftasında hasta tutsak Ali Çelebi’nin durumuna dikkat çekildi.
İHD üyeleri ve hasta tutsak yakınları, bu hafta 52 yaşındaki şizofren ve korsakof hastası Mehmet Ali Çelebi için Galatasaray Meydanı’nda buluştu. Eyleme Çelebi’nin avukatı, Ezilenlerin Hukuk Bürosu avukatlarından Can Tombul da katıldı. Eylemde, “Hasta tutsaklar serbest bırakılsın”, “İçerde dışarıda hücreleri parçala”, “Tecrit öldürür dayanışma yaşatır” sloganları atılırken hasta tutsakların fotoğrafları taşındı.
İHD Şube Başkanı Zeynep Ceren Bozkurt, bir tutsağın hapishanede kalıp kalamayacağına ilişkin kararın doktor tarafından verilmesi gerektiğine dikkatleri çekerek, savcıların yetki gaspıyla hukuku ihlal ettiğini vurguladı. Hasta tutsakların tahliyesinin engellendiğini söyleyen Bozkurt, “Cumhuriyet savcıları her ay bir hasta tutsağı öldürmektedir. Cinayete dönüşen hasta tutsakların ölümlerine dur desinler” çağrısında bulundu.
“Düşünün ki bir tutsak yemek yerken unutuyor ve bir daha yemek yemiyor”
Avukat Can Tombul ise aptığı konuşmada, müvekkilinin 1696 ölüm orucu gazisi olduğunu ve hastalığının giderek arttığını vurgulayarak şunları söyledi: “Düşünün ki bir tutsak yemek yerken unutuyor ve bir daha yemek yemiyor, sigara içtiğini unutarak sürekli sigara içiyor. Düşünün ki bir tutsak ellerini yıkadığını unutarak sürekli elini yıkıyor. Kendisine rahatsızlık verebilecek bir şeyi de sürekli alabilir. Hapishanedeki arkadaşları ve yoldaşlarının yardımıyla sağlığını koruyabiliyor. Böyle bir hastayı derhal serbest bırakmaları gerekiyor.”
Haftanın açıklamasını okuyan İHD üyesi Meryem Bars ise şunları söyledi: “Hastalık insanidir ve siyasi hesaplar yapılarak tahliye edilmeyen mahpuslara karşı insanlık suçu işleniyor” dedi. Mehmet Ali Çelebi’nin hastalığının işkenceye dönüşmesine son verilmesini isteyen Bars, “Yaşananları çok çabuk unutuyor. Yeni bilgi kaydetmiyor. En son ne yedi, ne zaman banyo yaptı hatırlamıyor. Kimseye güvenmiyor. Çevresindekiler ajan, işbirlikçi olarak görüyor. En kısa zamanda tam teşekküllü bir hastanede yeterli gözetim ve tedavi yapılmalıdır. Tedavi haktır engellenemez.”
