Güncel

T. Kürdistan’da 98 bölge özel güvenlik bölgesi

İstanbul: Devletin fes ettiği (hiç olmayan) “barış süreciyle” birlikte Türkiye Kürdistanı’nda birçok yer “özel güvenlik bölgesi” ilan edildi. Konuya ilişkin Marmara Göç İzleme Platformu Bileşenleri’nin oluşturduğu bir heyet “özel güvenlik bölgesi” ilan edilen yerlere giderek oluşturduğu gözlem raporunu bugün İnsan Hakları Derneği’nde basına ve kamuoyuna sundu.

Hazırlanan raporu bileşen adına, DDF’den Hasan Şen, Av. Ruhşen Doğan, İstanbul Göç Derneği adına Gülay Kılıçaslan ve Eşit Haklar İçin İzleme Derneği’nden Nejat Taştan sundu.

Rapordan önce yapılan basın açıklamasını okuyan Gülay Kılıçaslan, Türkiye’de 1987-1994 yılları arasında yaklaşık dört milyon insanın evlerinden ve topraklarından zorla göç ettirildiğini vurguladı. Gün geçtikçe Türkiye’nin o yıllara hızla geri gittiğini bildiren Kılıçaslan, durum karşısında oluşturdukları heyetlerin yerinde gözlemler yaparak bir rapor hazırladığını söyledi.

Oluşturdukları heyet ziyaretleri esnasında 31 olan özel güvenlik bölgesinin 98 olmasının kaygılarını daha da artırdığını söyleyen Kılıçaslan şunlara yer verdi: “Son iki haftadır Silopi, Varto, Şemdinli, Lice ve Silvan’da yaşanan insan hakları ihlalleri de bu kaygılarımızı haklı çıkartmakta; sivil toplum örgütleri ve kamuoyu olarak bu sürecin takipçisi olmamız ve bu olayların yaşanmaması için gerekli baskı mekanizmalarını oluşturmamız gerektiğini göstermektedir.”

STK’lere sürecin takipçisi olma çağrısı 
Konuşmasının devamında bölgede yaşanan hak ihlallerinin hukuki boyutuna ilişkin tespitleri açıklayan Kılıçaslan, geçici özel güvenlik bölgeleri uygulamalarıyla Türkiye’nin taraf olduğunu ve uluslar arası insan hakları sözleşmeleri ve anayasada güvence altına alınan seyahat özgürlüğü, mülkiyet, özel ve aile hayatı ile konut dokunulmazlığı haklarının ihlal edildiğini söyledi. 
”Sivilleri uyarmak için herhangi bir önlem alınmamıştır”
Bakanlar Kurulu ve il valiliklerince 2565 sayılı Askeri Yasak Bölgeler Güvenlik Kanunu’nun 32/A maddesinin dayanak yapılmasına rağmen ilgili maddede yer alan “Meskun mahal dışında” ibaresinin yok sayıldığının altını çizen Kılıçaslan, Dersim Gözlem Heyeti’nin bölgede yapmış olduğu incelemelere dair şu tespitlere yer verdi: 
“*Özel Güvenlik Bölgesi olarak ilan edilen sınırların muğlak olduğu sıklıkla görülmüştür.
*İlan edilen bölgeler bazı yerlerde yerleşim alanlarını kapsarken, birçok yerde hayvancılık ve arıcılık yapan yaylaları kapsamakta ve halkın gündelik yaşamını olumsuz etkilemektedir. 
*Dersim genelinde Özel Güvenlik Bölgesi bildirimleri çeşitli kanallar aracılığıyla muhtarlara bildirilmiştir.
*Bazı muhtarlardan tebliğ yazılarının muhtarlık binalarına, köy kahvelerine asmaları istenmiştir. 
*Muhtarlara yapılan tebliğ dışında sivilleri uyarma için herhangi bir önlem alınmamıştır.
” 
Kılıçaslan, Şırnak Gözlem Heyeti’nin bölgede yapmış olduğu izlenimlerde de tıpkı Dersim’de olduğu gibi “özel güvenlik” gerekçesiyle hayatı felç ettiğini dile getirerek, Şırnak’ta da muhtarlara tebliğ edilen bilginin sivil halka bildirilmediğini, özle güvenlik bölgesi ilan edilen yerlerde de halkın tarım ve hayvancılık yapamadığını kaydetti. “Özel güvenlik” gerekçesiyle insansızlaştırılmaya çalışılan bölgelerde hak ihlallerinin durması için önerilerde bulunan Kılıçsalan, derhal çatışmaların son bulması, silahların susması ve müzakere sürencinin yeniden başlaması için siyasilere çağrıda bulundu. Sivillerin yaşam alanları olan bölgelerde ilan edilen özel güvenlik bölge ilanlarının derhal kaldırılması gerektiğinin altını çizen Kılıçaslan, devletin sivillerin hakkını koruması gerektiğini ifade etti. Kılıçaslan, 4 milyon insanın göç etmesine neden olmuş uygulamalarının tekrar kabul edilemeyecek bir uygulama olduğunu da sözlerine ekledi. 

“Ormanlarımızı, topraklarımızı boşaltmayacağız”
Kılıçaslan’nın konuşmasının ardından kısa bir konuşma yapan Dersim Dernekleri Federasyonu Sözcüsü Hasan Şen, özel güvenlik bölgesi ilan edilen yaşam alanlarında orman yangınlarının yaşandığını belirterek, 90’lı yılları tekrar yaşamayacaklarını vurgulayarak , “Ormanlarımızı, topraklarımızı boşaltmayacağız, terk etmeyeceğiz” dedi. 

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu