Güncel

Nuriye ve Semih için Dayanışma:310 gün zulümdür, zulme ortak olmayın

İstanbul: Nuriye ve Semih’in OHAL ve KHK uygulamalarına karşı başlattığı Yüksel direnişinin 430, açlık grevinin 310. gününde devam ederken, Kadıköy Süreyyapaşa Operası önünde bir araya gelen Nuriye ve Semih için Dayanışma; Öğretmen “Esra Özakça açlık grevinin 235. gününde, Mehmet Güvel 196. gününde, Feridun Osmanağaoğlu ise 154.gününde” diyerek siyasi iktidarın direnişi kriminalize etme ve itibarsızlaştırma çabaları; “saldırı, işkence, gözaltı, tutuklama ve tecrit politikasıyla birlikte amacına ulaşamamıştır” diye belirtildi.  Daha sonra Nuriye ve Semih için Dayanışma adına yapılan basın açıklamayı Çağdaş Hukukçular Derneği öğrenci komisyonu üyesi Ezgi Ertük okudu.

 

“Ne açlığa alışacağız ne de Nuriye ve Semih’i size öldürteceğiz”

Direniş sürecinde Nuriye ve Semih’in avukatların tutuklanmasına tepki gösteren Ertük, OHAL İnceleme Komisyonu başkanı ve üyelerine seslenerek; “Nuriye ve Semih’in başvuru sonucunu neden açıklamıyorsunuz?” Bu sessizliğin amacı Nuriye ve Semih’i öldürmek mi? Eğer amacınız bizleri açlığa alıştırmak ve Nuriye Semih’i öldürtmek ise cevap veriyoruz; Ne açlığa alışacağız ne de Nuriye ve Semih’i size öldürteceğiz…” dedi.

Komisyonun sadece işini yapmasını istediklerini, kimseden bir şey bahşetmesini istemedikleri belirten Ertük; “Komisyon işini yapmalı ve karar derhal açıklanmalıdır. Açlık grevinde iki eğitimcinin ve yüz binlerce emekçinin hayatını gasp etmek suçtur. Siyasi iktidar ve Ohal İşlemleri İnceleme komisyonu suç işliyor. İki eğitimcinin göz göre sakatlanma ve ölüm riskini seyrediyor. Nuriye ve Semih’in sağlıklarında görülebilecek herhangi bir olumsuzluktan siyasi iktidar sorumludur. Biz Nuriye ve Semih’in işe iadesi ile ilgili somut bir karar verildiğini biliyor ve komisyonun bu kararı siyasi müdahale ekseninde açıklamadığını da biliyoruz” diyerek, alınmış bir kararın açıklanmamasını siyasi iktidarın OHAL ve KHK’lerin ipini pazara çıkaran Nuriye ve Semih’ten intikam alma biçimi olduğunu da anladıklarını ifade etti. Uyarıda bulunan Ertürk, “Siyasi iktidarı ve tüm yetkilileri son bir kez uyarıyoruz; Derhal Nuriye ve Semih’in işe iade kararını açıklayın, bu ülkenin emekçilerinin çalışma ve yaşam hakları siyasal çekişmelerinizin malzemesi olamaz. Nuriye ve Semih’in yaşamından siz sorumlusunuz, artık yeter; cinayet işliyorsunuz, derhal devlet olma sorumluluğunuzu yerine getirin!” dedi. 
Daha sonra sözü Erzincan Üniversitesinde Barış bildirisine imza atan araştırma görevlisi Serdar Başçetin aldı.

“Nuriye ve Semih’in talepleri bizim de taleplerimizdir”

İki eğitimci arkadaşlarının ciddi sağlık sorunları hatta ölüm riskiyle karşı karşıya kaldıklarını ifade eden Başçetin, yakın zamanda Bylock haksızlığına uğramış bir kısım kamu emekçisinin görevine iade edildiğini hatırlatarak, “bir haksızlığın ne kadar kısa sürede giderildiğini gözlerimizle gördük. Ama bir şeyi daha gördük! Bir takım soysuzlar bir takım alçaklar iki eğitimcinin yaşamını hiçe sayarak Yüksel Direnişi’ni yüksel direnişçilerinin mücadelesini bir intikam meselesi, bir kan davası meselesine dönüştürmeye çalışıyorlar. Derhal kendinize gelin bu vebalin altında kalkamazsınız. Bu iki emekçi arkadaşımızı işlerine geri iade edin. Nuriye ve Semih’in talepleri bizim de taleplerimizdir” ifadeleri ile konuşmasını bitirdi.

Son olarak Kadıköy Süreyyapaşa Operası önünde Nuriye ve Semih için Dayanışma eylemine yapılan saldırıda gözaltına alınan direnişçi dostların 19 Ocak Saat 10.00’da Kartal Anadolu adliyesinde görülecek duruşmaya çağrı yapılarak eylem sonlandırıldı.

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Diğer içerik
Kapalı
Başa dön tuşu