H. Merkezi: İş cinayetlerinin artarak devam ettiği ve hükümetin şovu haline gelen 3. Havalimanında çalışan işçiler dün itibariyle sahaya çıkmayarak direnişe geçmişti.
2 gün önce alanda yaşanan servis kazasında 17 işçi yaralanmış, yaralanan işçilerden 2 si hayatını kaybetmişti. Yaşanan iş cinayetlerinden sonra dün işçiler iş bırakmış, oraya gelen jandarma ise işçilere biber gazı ile saldırmıştı. Olay sırasında gözaltına alınanlar olmuştu. Dün akşam saatlerinde gözaltındakiler bırakılmış fakat jandarmanın işçilerin kaldığı koğuşların bölgesine yığınak yaptığı haberleri gelmişti.
Dün gece itibariyle de İnşaat ve Yapı İşçileri Sendikası, direnişin devam ettiği 3. havalimanı şantiyesindeki kamp alanında bulunan koğuşlara jandarma tarafından baskın yapıldığını duyurdu. Baskınlara sendika üyelerinin bulunduğu koğuşlardan başlandığını açıklayan İYİ-SEN, açıklamada “Jandarma kimseye telefonlara bakmaması ve koğuşlardan çıkmaması için işçi arkadaşlarımızı tehdit ediyor.” ifadelerini kullandı.
İnşaat-İş arkadaşlarımız gözaltında!
İnşaat İş Sendikası da baskın haberini doğruladı ve baskında sendika basın sözcüsü Uğur Karadaş ile Yönetim Kurulu Üyesi Özkan Özkanlı’nın da gözaltına alındığını duyurdu. Sosyal medyadan yapılan açıklamada, “Sendika yöneticilerimize, üyelerimize ve diğer işçi arkadaşlarımıza ulaşamıyoruz. Nerede olduklarını bilmiyoruz. Başlarına gelebilecek her şeyden sabahtan beri kampta cadı avına çıkan jandarma ve polis sorumludur! Tekrar yineliyoruz: İşçilerin son derece haklı ve meşru taleplerini jandarma-polis operasyonlarıyla “çözemezsiniz”! Bugün “çözmüş” gibi görünseniz de yarın da aynı öfke ve isyanla karşılaşacaksınız!” ifadelerine yer verildi.
Sabah saatlerinde alana giden HDP milletvekili Erkan Baş twitter hesabından şu bilgileri paylaştı:
“İşçilerden aldığımız bilgi sabaha kadar süren operasyonla yüzlerce işçinin gözaltına alındığı… Çevre karakollara giden avukat arkadaşlarımız sadece 1 karakoldaki gözaltı sayısının 200 üzeri olduğunu teyid ettiler. İktidar patronlarla el ele ve görüyoruz çok korkuyorlar…”
“Arnavutköy Jandarma Karakolu’ndayız. Dışarıdan görülen odaların tümü işçilerle dolu. Buraya sığmadığı için Eyüp’e ve Maslak’a ( il Jandarma) götürülen işçiler var. Karakol önünde taşeron şirkete ait otobüsler duruyor, işçileri patronların otobüsleriyle gözaltına alan devlet!”
