Emek

TRT PERSONELİ | “Erdoğan 66, İbrahim Eren’in babası 67 yaşında hala aktif görevde iken 49 yaşında emekliliği kabul etmiyorum”

Tekeli haline geldiği AKP gibi işçi ve emekçi düşmanlığı yapan TRT geçtiğimiz yaz aylarında bin 786 emekçisini “zorla emekli” etmişti. Şimdi de “istihdam fazlası” diyerek 169 çalışanını işten çıkaran TRT’yi protesto eden çalışanlar, yaşadıklarını anlattı

Türkiye’nin sözde amu yayıncılığı yapmakla görevli tek yayın kuruluşu olan TRT, bugün 14 televizyon kanalı ve yerel, ulusal, bölgesel, uluslararası yayın yapan 16 radyo istasyonuna sahip. Ancak AKP elinde iyiden iyiye tekelleşen TRT, kendisine egemen olan anlayışın bir özelliğini sergileyerek işçi ve emekçi düşmanlığı yapıyor.

Yaz aylarında bin 786 personelini “emekli eden” yani işten çıkaran TRT, geçtiğimiz hafta 169 çalışanını “İstihdam Fazlası Personel” (İFP) ilan ederek kendi bünyesinden çıkarmayı planladığını duyurdu.

Bu durumu protesto eden bir grup TRT çalışanı, Harbiye’deki tarihi İstanbul Radyosu binası önünde eylem yaptı. “TRT’de siyasi kadrolaşmaya hayır” , “Biz istihdam fazlası isek yerimize aldıklarınız ne?”, “TRT hepimizin öyle kalsın” yazılı dövizler açan TRT çalışanları, “TRT halkındır halkın kalacak” ve “ İFP’yi reddediyoruz” şeklinde slogan attılar.

“TRT’nin kalifiye kadroları hızla tasfiye edilmek isteniyor”

İFP ile kurumdan uzaklaştırılan çalışanlardan biri olan ve geçtiğimiz Çarşamba gününe kadar TRT İstanbul Haber Merkezi’nin gece editörlüğünü yapan Levent Gürel, iki akşamdır bu haksızlığa karşı nöbet tuttuğunu belirterek TRT’nin kalifiye kadroları hızla tasfiye edilmek istendiğini söyledi.

“Emekliliği kabul etmedim, tasfiye edildim”

İFP listesinde yer alan kurum personellerinden biri ve halen TRT’de yayınlanan iki programın yapımcısı olan Banu Savaş VOA Türkçe’ye verdiği röportajda “Ben bir senedir başıma gelecekleri biliyordum. Çünkü geçtiğimiz sene 1786 kişi, ‘sizi oraya ya da buraya süreriz’ denerek emekliliğe zorlandı. Beni de o günlerde dört üst düzey yönetici aradı ve emekliliği hak ettiğimi söyleyerek emekli olmamı istediler. Emekliliğe ayrılmak istemediğimi belirtince havuza gönderileceğimi söylediler. Ben de yazılı olarak onlara ‘Cumhurbaşkanı Erdoğan 66 yaşında, TRT Genel Müdürü İbrahim Eren’in babası 67 yaşında hala aktif görevde ben 49 yaşında emekli olmayı kabul etmiyorum’ dedim. Ben KPSS ile girmedim bu kuruma, sınavlar kazandım. TRT mesleğimde ilerlemem için eğitti, birçok kurs aldırdı, devlet bana yatırım yaptı. Başka bir kuruma gönderilmek sorun değil. Detayları bilmiyorum. Kuruma ve mesleğime geri dönmek için dava sürecini takip edeceğim” dedi.

Asla atıl durumda olmadıklarını belirten Banu Savaş, sözleşmeli personelin kendilerine göre çok yüksek ücretlerle işe alındığının da altını çizdi.

“Bu tecrübenin tasfiyesidir”

31 yıldır TRT’de çalışan bir personel, “Her şey 703 Sayılı KHK ile başladı. Bu nedenle bu durumu bekliyorduk. İyi bir kameramanın yetişmesi 10 yıldan az değildir. İyi bir yönetmen bence 20 yılda yetişir. İyi bir kamu prodüktörü de öyle. Bu tasfiyenin hazin yanı budur. Zira tecrübenin tasfiyesidir. Tecrübe aktarımı hayatidir ve bu aktarım yapılmadığı sürece Amerika sürekli olarak keşfedilmeye çalışılacaktır. Tasarladıkları yayıncılık anlayışı hiçbirimizi ne onları ne bizi istedikleri yere götüremez” dedi. (Haber Merkezi)

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu