Makaleler

Türk egemenleri dün Kaddafi’ye minnet, bugün lanet okuyor ama her zaman emperyalistlere yaranmaya çalışıyor

Tarihin garip cilvesi, önemli dönemeçlerde ve sürecin doğru okunması durumunda kendisini gösteriyor. Türk egemenlerinin başına gelen de “ev ödevine” doğru bir şekilde çalışmamasında kaynaklandı. Süreci başa saralım. İlk karede Erdoğan Kaddafi’nin elinden ödül alıyordu. NATO’nun müdahale olasılığı belirdiğinde ilk önce Davutoğlu, altını çizerek Türkiye’nin askeri müdahaleden yana olmadığını vurguladı; sonra Erdoğan “NATO’nun Libya’da ne işi var” diyerek askeri müdahaleye onay vermeyeceklerini söyledi. “Gariban” Türk egemen sınıfları ev ödevine iyi hazırlandığını sandığı bir dönemde esti gürledi ama efendilerindeki değişiklikleri anlayamadı. Ondan sonra da hızlıca çark etti. Her ne kadar Erdoğan, CHP ve Kılıçdaroğlu ile yemin boykotu vesilesiyle “tükürdüklerini yalayacaklar” polemiğine girdiyse de Türk egemenlerinin Libya konusunda ne ekonomik ne de siyasi olarak “dik duruş” sergileyecekleri bir gerçeklik vardı. Türk egemenleri efendilerine sessiz sedasız boyun eğdi. Türk egemenlerinin derdi Batılı emperyalistlerin Libya’daki ganimet paylaşımından artan kırıntıları kapmaktır. Zaten “Arap Baharı”nın yarattığı ortam itibariyle çalkantıların olduğu ülkelerle ticaret hacmindeki düşüşü buradan telafi etmek istiyorlar. Libya,Mısır ve Yemen’le 2010 yılının ilk 7 ayında 5 milyar 784 milyon dolar olan ticaret hacmi, yaklaşık yüzde 11 oranında gerileyerek 5 milyar 155 milyon dolara düştü. Türk egemenlerinin Libya’da yaklaşık 15 milyar dolarlık yatırımı bulunuyordu Kaddafi döneminde. Ancak Libya üzerine planları olan tek ülke Türkiye değil. Diğer emperyalistler ve uşakları da Libya üzerine önemli planları var. Ancak Türkiye- Libya arasındaki ekonomik ilişkilerin daha da gelişeceğini öngörebiliriz. Bunun en temel nedeni Türk egemenlerinin emperyalistlere göre konum almasıdır. Ancak ganimetin nasıl paylaşılacağı da merak konusu olarak ilerleyen günlerde belirginleşecektir. Bundan kaynaklı Türk egemenleri kendi dengine uygun ülkelerden rol çalmak için büyük bir atak yapıyor. Katar’ın Libya’daki süreç üzerine toplantılar yapmasına paralel Türkiye acil çağrı yaparak Libya Temas Grubu Toplantısını gerçekleştirdi. 40’a yakın ülkenin katılımıyla gerçekleştirilen toplantıda Libya’ya yardım kararı çıktı. Toplantının daha geniş bir bileşenle Paris’te yapılması da toplantıdan çıkan bir başka karardı. Ancak Davutoğlu, Libya Temas Grubunu temsilen Bingazi’ye gitti. İsyancılarla Kaddafi sonrası süreçte resmi olarak ilk görüşen devlet adamı oldu. Burada Türkiye, kaz gelecek yerden tavuk esirgenmez mantığıyla hareket ederek Libyalı asilere 300 milyon dolarlık kredi “yardımında” bulundu. Bu kredinin 100 milyon dolarlık kesimini de hibe oluşturuyor. Öte yanda Davutoğlu Libyalı asilerle görüşmesinden sonra Libya’nın vergi ve bankacılık sisteminin kurulması konusunda Türkiye’nin “yardımcı olması” konusunda anlaşmaya varıldı. Her ne kadar Türk egemenlerin asıl beklentileri petrol ve inşaat sektöründeyse de bankacılık ve vergi sisteminin inşa edilmesi de başlangıç olarak tatmin edici bir yerde duruyor. Türkiye, Kaddafi’ye zamanında tavır alamamasından kaynaklı kaybettiği pozisyonu fazlasıyla geri almanın derdinde. Londra merkezli düşünce kuruluşu Clatham House’un Türkiye uzmanı Fadi Hakura’nın şu söyledikleri bu durumu gösteriyor: “Türkiye, Kaddafi sonrası dönemde Libya’da büyük ticari emellerini güvenceye almak ve Ortadoğu ile Afrika’da vazgeçilmez bir aktör olduğunu göstermek için liderlik rolünü üstleniyor. Libya ekonomik rekabete sahne olacak. ABD, Fransa, İtalya ve İngiltere Kaddafi’nin yönetimi bırakması için öncülük ederek çıkarlarını güvence altına aldılar. Ama ticari fırsatlar o kadar çok ki Türkiye de dahil daha pek çok ülkeye yeter.” Leş kargaları Libya üzerine çöreklenirken, Türkiye gibi ülkeler efendilerinden kalan artıklarla idare etmek zorunda kalacaklar. Egemenler ne kadar esip gürlerse gürlesinler ipler tamamen efendilerinin ellerinde. Gerçekten yapabilecekleri “başka bir şey yok”.

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu