İstanbul: İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi (İSİGM), 3.köprü inşaatında yaşanan iş cinayeti ile Siirt’in Botan Çayı üzerinde Limak Holding’e ait barajın kapaklarının açılmasıyla 6 kişinin yaşamını yitirmesi, Galatasaray Lisesi önünde iş cinayetlerini protesto etti.
İSİGM, yaşanan iş cinayetinde devletin ve şirketlerin sorumlu olduğunu belirtirken sorumluların yargılanmasını istedi. Bir saatlik oturma protestosunda kısa bir forum da gerçekleşti.
Ekoloji Meclisi, İstanbul Kent Savunması ve Kuzey Ormanları Savunması’nda destek verdiği eylemde çeşitli HES karşıtı dövizler ve “Alkumru: Cinayet mahalli. Limak: Seri katil”, “Katil devlet katil sermaye” yazılı pankartların kullanıldı.
Bir saatlik oturma eyleminin yapıldığı etkinlikte, basın açıklamasını HDK Ekoloji Meclisi üyesi Fatoş Osmanağaoğlu okudu. Osmanağaoğlu; “Farklı senaryolarla baraj, HES ya da maden için ülke topraklarının 49 yıllığına yandaş şirketlere kiralandığını” ifade eden Osmanağaoğlu, “Bugün Siirt’te yaşanan faciadan Limak kadar devlet de sorumludur. AKP iktidarı ülkenin her yerinde nehirleri, dereleri, havzalarını ve oradaki yaşamı yok etmek pahasına sermayeye devretmektedir” dedi. Alkumru’da yaşananların suyun ticarileştirilmesinin ağır sonuçlarından olduğunu ifade eden Osmanağaoğlu, yapılan her HES ve barajın hem doğayı hem de insanı yok ettiğini belirti.
Facianın yaşandığı gün Limak tarafından yapılan açıklamayı hatırlatan Osmanağaoğlu, “Alkumru Barajı’nın açıldığı Eylül 2011’den bu yana 20 kişi ölmüştür. Ve buna rağmen Limak hiçbir önlem almamıştır; dolayısıyla bu kasıtlı bir cinayettir.” ifadelerini kulandı. Osmanağaoğlu, Yargıtay’da olan davanın bilirkişi raporunda belirtilen önlemlerin hiçbirinin alınmadığına dikkat çekerek, baraj kapaklarının teker teker açılması gerekirken, üçünün birden aynı anda açıldığını ve şirketin iddia ettiğinin aksine sirenlerin devreye sokulmadığını söyledi.
Siirt’te yaşananlardan Limak kadar devletin de sorumlu olduğunu kaydeden Osmanağaoğlu, “AKP Hükümeti ülkenin her yerindeki nehirleri, dereleri, havzaları ve oradaki yaşamı yok etmek pahasına sermayeye devretmektedir” dedi.
Alkumru Barajı’nın açıldığı Eylül 2011’den bu yana 20 kişinim yaşamını yitirdiğini hatırlatan Osmanağaoğlu, Limak’ın bu tabloya karşı hiçbir önlem almadığını belirtti. Alkumru’da yaşananın kaza olmadığını ifade eden Osmanağaoğlu, “Fütursuzca işlenmiş cinayettir” diye belirtti. Yaşanan ölümlerden Limak, Çevre ve Şehircilik Bakanı ile Devlet Su İşleri yöneticilerinin suçlu olduğunu kaydeden Osmanağaoğlu, yargılanmaları gerektiğini belirtti.
2014 yılının ilk altı ayında sadece inşaat sektöründe çalışan 187 işçinin yaşamını yitirdiğini vurgulayan Osmanağaoğlu, 3. köprü inşaatında yaşanan iş cinayetini hatırlattı, “Sermaye ve devletin bu talanına karşı mücadele etmeye devam edeceğiz. Devletin ve şirketlerin bu cinayetlerden birinci derecede sorumlu olduğunu ve hukuki süreçlerin de takipçisi olacağımızı kamuoyuna duyururuz” diye konuştu.
[widgetkit id=833]
