İstanbul: Taksim’de Gezi Parkı eylemleri 9. günü kararlılıkla devam ediyor. Binlerce kişi Taksim’de egemenlere öfkesini haykırıyor.
Gezi Parkı’na AVM yapılmasıyla başlayan direniş 9. gününde Gezi Parkı sınırlarını çoktan aşmış görünüyor. Ülkenin dört bir yanında sokaklarda öfke patlamaları yaşanırken; Taksim Meydanı’nı, Gezi Parkı’nı, Beşiktaş’ı, İstiklal Caddesini dolduran binlerce kişi, “Faşizme karşı omuz omuza” sloganını haykırıyor.
Bölgelerle dayanışmayı güçlendirelim!
5 Haziran günü de Taksim’i dolduran kitle sürekli sloganlar, marşlar ve halaylar çekerek direnişi coşkuyla sürdürüyor. Kitledeki en canlı tartışmasının devletin direnişi bitirmek için ne yapmayı planladığı üzerinden yaşandığını söylemek mümkün.
Yanı sıra alanda sürekli çadırların kurulduğu, barikatların güçlendirildiği, pankartların asıldığı, yazılamaların yapıldığı bir hazırlık hali göze çarpıyor. Günlerdir çatışmaların yaşandığı Beşiktaş’a doğru çatışma yaşanmamasına karşın barikatları kontrol etmeye sürekli kitle akışı yaşanıyor.
Diğer bir yandan alandaki herkes kendi olanaklarıyla diğer illerden bilgi almak için uğraşıyor. Ankara’da saldırı olduğu haberi bir anda alanda yayılıyor ve Ankara’da direnenlere destek sloganları atılıyor…
Ancak burada belirtmeden geçemeyeceğiz; Taksim’deki coşkulu havanın en eksik kalan yanı da bu “destek” meselesi. Bir yanda Ankara’da, Antakya’da, Dersim’de çatışmalar olurken; diğer yanda yani Taksim’de, direnişin kıvılcımının çakıldığı yerde polis saldırılarına, gözaltılara ve ölümlere yönelik yeterince güçlü bir duruşun, dayanışmanın olduğu söylenemez.
“Direniş omuz omuza dayanışmayla örülüyor”
Gün içerisinde alana birçok sanatçı- aydın gelerek direnişe destek oluyor. Ritim tutarak alanda dolaşan müzik grupları kitleyi coşkulandırıyor.
Direnişe bir başka destekte açılan kolektif büfelerle yapılıyor. Buralardan ücretsiz yiyecek-içecek temin edilebiliyor. Gece kalanlar için battaniyeler sağlanıyor. Doktorlar ve sağlıkçılar olası bir çatışma ihtimaline ve yaralanmalara karşı her an hazır bekliyorlar. Alanda direniş omuz omuza dayanışmayla örülüyor.
Partizanlardan bildiri ve gazete dağıtımı
Partizan çadırının bulunduğu alandan geçen kitlenin hazırlanan dövizlere ve Nazım Hikmet’e dair hazırlıklara ilgisi göze çarpıyor.
İngilizce hazırlanan Partizan imzalı dövizlerin de özellikle turistler tarafından ilgiyle karşılandığını belirtmek gerek. Birçok kişinin çadırın yanında asılı flamalarla ve pankartla fotoğraf çektirmesi de dikkat çekiyor.
Gün içerisinde Taksim direnişi konulu bildiri ve Özgür Gelecek gazetesi dağıtımı da yapan Partizan okurları, gün boyu alınan görevlerden biri olan “barikatları kontrol etme” adına sık sık Gümüşsuyu taraflarına gidiyor, burada insanlarla sohbet ediyorlar.
Ayrıca İbrahim Kaypakkaya’nın dev bir pankartının asılması ve yine Kaypakkaya ile ilgili çeşitli pankartlarla alnın süslenmesini de sağlayan Partizan okurları gece-gündüz Taksim’de nöbet tutmaya devam ediyorlar.
“Taksim ovası, eylem yuvası”
Tabii özellikle altını çizmemiz gereken Taksim alanının her bir noktasının artık bir eylem alanı olduğu gerçekliği…
Yalnızca dün (5 Haziran) gün içinde ilk olarak DİSK, KESK, Belediye-İş Şubeleri, Deri-İş vs. sendikalar hem grev hem destek için Unkapanı ve Şişli’den Taksim’e yürüdüler on binler olarak.
İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi Öğrencileri, burjuva-feodal medyanın direnişi görmezden gelen tavrını protesto ederken aralarında Partizan’ın da bulunduğu HDK bileşenleri Galatasaray’dan Meydan’a coşkulu bir yürüyüş gerçekleştirdiler.
Ayrıca dün Dünya Çevre Günü olduğu için ilk olarak Bakırtepe Çevre Platformu, ardından da Artvin Çevre Platformu ile Munzur Çevre Derneği bir eylem düzenleyerek “Artvin’e da, Taksim’e da degma! Ceynam ol da get!” dediler.
Taksim direnişini sözde görmeye başlayan burjuva-feodal medya tüm bu eylemleri görmezdan gelirken yalnızca yapılan kandil kutlamalarına ve Anti Kapitalist Müslümanlar basın açıklamasına yer verdiler.
Bu daha başlangıç mücadeleye devam…
Bu eylemler haricinde özellikle İstiklal Caddesi boyunca yürüdüğünüz zaman duvarlara işlenen yaratıcı sloganlar İstanbul’un silüetinin nasıl değiştiğini gösteriyor. Sabah yaptığımız yürüyüşte gördüğümüz duvar yazılarının yer yer üstünün boyandığına, ama her seferinde birkaç saat geçmeden yeni sloganlarla dolduğuna şahit olduk.
Yine İstiklal Caddesi’nin adım başı mobeselerinin artık yerinde olmadığını görmek deayrı bir zevk olsa gerek…
Her sokak başı bir grup insan bir araya geliyor ve “Tayyip istifa”, “Faşizme karşı omuz omuza” şeklinde slogan atıyor ve hemen herkes bu slogana dahil oluyor. Ya da bir alkış sesi duyulduğunda dalga dalga cadde boyu süren bir alkış seline dönüşüveriyor.
Bu coşku sizi içine çekiyor. Taksim’de gün boyunca coşkunun hakim olduğu, kararlı bir hava esiyor ve kitle haykırıyor “Bu daha başlangıç mücadeleye devam”…
[widgetkit id=162]
