Gençlik

İzmit’te İbrahim Kaypakkaya, Haki Karer ve Dörtler Anması

Kocaeli’nin İzmit ilçesinde komünist önder İbrahim Kaypakkaya, Haki Karer ve Dörtler İnsan Hakları parkında devrimci, demokrat ve yurtsever kurumlar tarafından anıldı.

Diyarbakır zindanlarında 90 gün süren işkencelerin sonunda, 18 Mayıs 1973’te katledilen komünist önder İbrahim Kaypakkaya, 18 Mayıs 1977’de komplo sonucu pusuya düşürülen Haki Karer ve 18 Mayıs 1982 tarihinde yine Diyarbakır zindanlarında yaşanan saldırıları protesto etmek için bedenlerini ateşe veren Dörtler anıldı. Dün(18 Mayıs); saat 18.00’de Belediye işhanında toplanan kitle, İbrahim Kaypakkaya’nın, Haki Karer’in ve Dörtlerin resimlerinin olduğu pankart ve dövizlerle yürüyüşe geçti. Parka doğru yürüyen kitle sık sık “Önderimiz İbrahim Kaypakkaya”, “Kahrolsun faşist kemalist diktatörlük”, “Katil devlet hesap verecek”, “Şehid namırın”, “Soma’nın hesabı sorulacak”, “Soma işçisi yalnız değildir” sloganlarını attı. Yürüyüşün sonunda İnsan Hakları parkına gelen kitle burada devrim ve komünizm şehitleri adına saygı duruşu gerçekleştirdi. Saygı duruşunun bitmesiyle basın açıklaması okundu.

Basın açıklamasının başında İbrahim Kaypakkaya’nın katledilişinin 41. yılı vurgulandı

“Katledilişinin 41. yılında İbrahim Kaypakkaya’yı anıyoruz. Komünist Önder İbrahim Kaypakkaya 18 Mayıs 1973 tarihinde Amed zindanlarında katledildi. Devletin yapmış olduğu 90 gün süren işkencelerin sonunda, İbrahim Kaypakkaya komünist bir tavırla ser verip, sır vermeyerek ölümsüzleşti. İbrahim Kaypakkaya’yı katleden devlet onu yok ettiklerini zannediyor. Ancak İbrahim Kaypakkaya nerede bir direniş varsa orada yaşıyor ve savaşıyor. Devletin özellikle Kaypakkaya’dan korkmasının temellerinde sınıfsal çıkarları yatmaktadır. Çünkü İbrahim Kaypakkaya ülkemiz topraklarında komünizmin temsilcisidir” denildi.

Basın açıklamasının devamında İbrahim Kaypakkaya’nın ortaya koymuş olduğu tahlillerinin öneminin üzerinde durularak devletin Kaypakkaya korkusu olduğu belirtildi.

Açıklamada; “Türkiye topraklarında Mustafa Suphi’lerin katledilmesinden sonra revizyonizme teslim olan Türkiye halkı İbrahim Kaypakkaya’nın ortaya koymuş olduğu teorisi ve pratiğiyle 50 yıllık suskunluğa bir son vermiştir. 50 yıllık revizyonizme son veren İbrahim Kaypakkaya, MLM ideolojisinin rehberliğinde Türkiye halkına umut olmuştur. Komünist önder İbrahim Kaypakkaya, herkesin övgüler yağdırdığı, umut bağladığı Kemalizm’le yüzleşerek, Kemalizm’in faşizm olduğu tahlilini yaparak net kopuş yaratmıştır. Kemalizm bugün bile devletin resmi ideolojisi olarak kendisini farklı biçimlerde yansıtmaktadır. Kaypakkaya’nın yaşadığı TDH içerisinde birçok “devrim” tahlilleri yapılmasına rağmen, Kürt ulusunun kendi kaderini tayin hakkı görmezden gelinmiş şovenizme düşülmüştür, İbrahim Kaypakkaya, Kemalizm’in etkilerinin yoğun olduğu bir dönemde Kürt Ulusunun kendi kaderini tayin hakkı adı altında Türkiye’de Milli Mesele adlı tahlil yaparak ezilen uluslara bakış açısını göstermiştir.

O’nun ortaya koyduğu tahil ve pratikler Marksizm, Leninizm ve Maoizm bilimiyle şekillenmiştir. Maoizmin rehberliğinde Türkiye’nin sosyo-ekonomik yapısını, yarı-feodal yarı sömürge olarak belirleyip devrim yolunun Demokratik Halk Devriminden geçeceğini ortaya koymuştur. İbrahim’i diğerlerinden ayrı kılan onun tahilleri ve alanda ortaya koyduğu pratiğidir.

Devletin aradan 41 yıl geçmesine rağmen İbrahim’den hala korkmaktadır. Katil devlet, O’nu ananlara, resmini taşıyanlara ve mezarına gidenlere bile dava açarak halk gençliğini sindirmeye çalışmaktadır. MİT raporlarında sakıncalı olarak görülüp “ihtilalci komünizmin Türkiye uyarlanması” olarak geçen cümle onlar için korkunun net ifadesidir. Bizler İbrahim’in ardılları olarak O’nu anmanın bir onur olduğunu her zaman her yerde haykıracağız” ifadelerine yer verildi.

Basın açıklamasının okunması sırasında kitle “Önderimiz İbrahim Kaypakkaya”, “Katil devlet hesap verecek”, “Kahrolsun faşist Kemalist diktatörlük” sloganlarını attı. Sloganların ardından basın açıklamasına devam edildi. Okunan açıklamada Haki Karer’in ve Dörtler’in yaşamı üzerinde duruldu ve Soma maden işçilerinin hesabının sorulacağı vurgulandı.

18 Mayıs, Haki Karer’in ve Dörtlerin ölümsüzleştiği gündür. Haki Karer, 18 Mayıs 1977’de kontrgerilla tarafından pusuya düşürülerek katledilmiştir. Haki Karer’i katledenler Türk halkının, Kürt halkıyla birleşmesinden korkanlardır. Haki Karer bir devrim hamalıdır. Nerede bir direniş, nerede bir örgütlenme varsa oraya koşmuş önderliğini kitleler üzerinde oluşturmuştur. 18 Mayıs, tarihe kanla yazılmıştır.

18 Mayıs 1982’de bedenlerini diri diri ateşe veren Ferhat Kurtay, Eşref Anyık, Mahmut Zengin ve Necmi Önen bedenlerini ateşe vererek Askeri Faşist Cuntanın duvarlarını yıkarak özgürleşmişlerdir. Dörtler, kürt halkının iradesi olup boyun eğmemişlerdir. Bugün bizlere düşen Onların mücadelesini bıraktıkları yerden devralmaktır. Onlar, bizlere özgür bir gelecek oluşturmak için düştüler.

Onları katledenler bugün hala katletmeye devam etmektedirler. Üniversitelerde Şerzan Kurtları, Sokaklarda Berkinleri, Maden ocaklarında işçileri katletmektedirler. Bugün yas tutma değil, onların mirasına sahip çıkmak olmalıdır. Bugün yas tutma değil, göz göre göre gelen katliamların hesabını sormaktır. Bizler halk gençliği olarak sorulacak hesabımız alınacak öcümüz vardır. Aradan 41 yıl geçse de yapılanları unutmuş ve unutacak değiliz. Gezi isyanında nasıl sokakları tutuşturduysak yine tutuşturacağız.”denilerek açıklama sloganlarla sonlandırıldı.

Kocaeli YDG        

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu